9 Mart 2014 Pazar

Duyuru

Artık burada sadece arada sırada resimler paylaşırım ve belkide manga tanıtırım. Çizgiromana dair her şeyi ve yazıları buralarda bulabilirsiniz:



http://tcctakimi.blogspot.com.tr/

5 Ocak 2014 Pazar

En iyi 25 Superman Öyküsü (Top 25 Superman Story)

Tam 75 senelik geçmişe sahip olan bir karakterin en güzel öyküsü hangisi sorusuna cevap vermek kolay değildir, ayrıca bu hikaye güzel bu hikaye bu hikaye kötü demek kişiden kişiye değişen bir yorumdur. Bunun üzerine bende farklı bir iki listeyi inceledim ve kendi insayatifimi kullanarak sıralamaları dizdim ve daha çok tavsiye niteliğinde olacak 25'lik bir liste hazırladım (O zaman ne diye başlığa en iyi yazdın derseniz , itiraf edeyim konu daha fazla ilgi çeksin diye :D ). Bu hikayelerin bir kısmının türkçe çevirisini bulabilirsiniz , okumadıysanız çabuk olun derim, Superman'in teliflerinin alındığını duyduk bu yüzden artık kolay kolay çevirisini bulamazsınız , olanlarından kaldırılması mümkün . Bir Superman fanı olarak yayınlanacağını duyunca çok sevindim , umarım yayıncı doğru hikayeleri seçer çünkü başarılı olmasını çok istiyorum.

Listeye başlamadan önce bazı kriterlerden bahsedeyim.
1-Listede Crisis öncesi hikayeler yok , yani 85 öncesi hikayelerin neredeyse tamamını eledim o dönemde iyi yazılmış hikayeler olabilir ama listenin modern döneme yönelik olması gerektiğini düşündüm.
 2-Listede team up türü hikayelerde yok . Hikayelerin Superman odaklı olmasına dikkat ettim bu yüzden Superman/Batman serisinden (ki seri oldukça iyidir tavsiye ederim) ve benzer şekilde olan hiçbir hikaye yok  , yoksa ayrı bir liste sırf Superman ve Batman ortaklığından bile yapılbilir.
3-Uzun ve Superman ailesi dışındaki karakterlerin ara sayılarının  karıştığı crossover hikayeleride yok "one million" gibi. Bu hikayeleri diğer kahramanların dahil olmasıda etkiliyor.
4- Ve hiç New 52 hikayesi yok, daha yeni oturmaya çalışan bir evren olduğu için ve pekte dişe dokunur bir hikaye göremedik daha.  Evet şimdi bu uzun gereksiz giriş yazısından sonra sıralamaya başlayalım.





25-Emperor Joker
(İmparator Joker)
Yazar: Çeşitli Çizer:Çeşitli

Hani şu Superman'in gümüş çağdan kalma beşinci boyuttan gelen gıcık bir düşmanı vardı adı Mr.Mxyzptlk, işte ismi bile okunmayan bu düşman belirli zaman aralıklarında gelip Superman'in hayatını karıştırmaya çalışırdı ve Superman ona adını tersten söylettirerek (Kltpzyxm) mağlup ederdi . Bu seferki karşılaşmada Mr.Mxyzptlk, Superman'in başına bela açmak için güçlerinin bir kısmını Joker'e verir fakat Joker azı ile yetinmeyip tamamını çalar ve dünyayı tamamen kendi çılgın beynine göre değiştirip kaçıklar gezegenine çevirir. Arkham tımarhanesine kapatılan Superman ise dostlarını  kurtarmalı ve bu çılgın dünyayı eski haline getirmesi gerekmektedir. Joe Kelly ve Jeph Loeb'in baş yazarlar olduğu bu hikayeye bir çok çizer eşlik ediyor. Eğlenceli ve yeryer tempolu güzel bir öykü başlangıç için fena değil.



24-Lex Luthor:Man of Steel 
(Lex Luthor:Çelik Adam)

Yazar:Brian Azzarello Çizer:Lee Bermejo

Superman'in en büyük düşmanı Lex Luthor'un gözüyle Superman. Bu hikayede Lex'in Superman'e olan kinini ve onun nasıl insanlık için bir tehdit olarak görüşünü okuyoruz. Kişisel olarak pekte sevmediğim bir yazar olan Brian Azzarello'nun ve kişisel olarak sevdiğim bir çizer olan Lee Bermejo'nun elinden çıkan bu hikaye , yer yer ilgi çekici anlar sunuyor, arada karakterizasyon hatalarıda yok değil mesela Batman'in Luthor ile anlaşmaya varması gibi ama Frank Miller'da Kara Şövalyenin Dönüşünde Superman'i hükümet uşağı olarak göstermişti, zaten o kısımı sorun olarak görmüyorum , esas Azzarello'nun yazarlığı hoşuma gitmeyen şey burada da hikayeden etkilenmedim ama listelerde yer aldığından adil olması için bende ekliyorum , diğer yandan çizimlere hiç lafım yok , bilen bilir Bermejo'nun çizimleri harikadır. Sadece çizimler için alınabilir.



23-Speeding Bullets
(Hızlanan Kurşunlar)

Yazar:J.M. Dematteis Çizer:  Eduardo Barreto

Elseworld hikayelerinin yapısından zaman zaman bahsedildi, bu hikayede bebek Kal-El'in kapsülü Gotham Şehrine düşüpte Thomas ve Martha Wayne tarafından bulunsaydı ne olurdu konusu işleniyor. Çocukları olmayan Wayne çifti bu bebeği evlat edinip Bruce adını verir. Çocuğun özel yeteneklerini keşfeden aile doğru yolu öğretir ta ki malum geceye kadar, aile bir sinema çıkışı bir yankesici ile karşılaşır ve Wayne çifti öldürülür. Bruce ise büyüyünce suçla savaşmaya yemin eder ve Batman kimliğini alır. Bu hikayede Batman'in hikayesi Superman'e uyarlansaydı nasıl olurdunun yanıtını alıyoruz (Batman ne yaptı etti burnunu listeye soktu :D ) . Güzel bir elseworld hikayesi.

22-Earth One
(Dünya Bir)

Yazar:J.M. Straczyski Çizer:Shane Davis

Dünya Bir serisi yeni okuyucular devamlılığa boğulmasın diye tasarlanmış , karaterlerin modern dünyaya yeniden tanıtılması için yapılmış bir seridir. Malesef sadece Superman ve Batman'e uyarlandı ve devamı gelmedi. Yinede hikayeler fena sayılmaz çizimleride beğendim.


21-Escape From Bizarro World
(Bizarro Dünyasından Kaçış)

Yazar:Geoff Jones,Richard Donner Çizer: Eric Powell

Superman'in başarısız klonu Bizarro, psikolojik sorunları iyice artınca dünyadan kaçıp kendisine yepyeni bir dünya yaratır ve bu dünyada normal dünyadaki karakterlerin Bizarro benzeri klonlarını yapar fakat bu klonların hepsi Bizarrodan nefret etmektedir. İyice çöken Bizarro akıl danışacak bir baba figürüne ihtiyaç duyar , bu kişi ise baba Kent'ten başkası değildir. Superman, Bizarro dünyasına gidip babasını kurtarmak zorundadır fakat bu zannettiği kadar kolay olmayacaktır. Bizarro her zaman sempatik bulduğum bir Superman düşmanıdır (İnsan öldürmüşlüğü vardır ama yinede acır sempati duyarım :D ), bu hikaye ise oldukça eğlenceli özellikle flashbacklerde Superman ve babasının ilişkisinin gösterilmesi güzel anlar ki baba Kent hikayenin sonunda Bizarro'ya bile babalık yapıyor , Bizarro'nun ters dünyası ise oldukça ilgi çekici hele karakterlerin Bizarro klonlarını ve Bizarro Justice League'i görmek çok keyifli.

20-Secret Origin
(Gizli Orijin)

Yazar:Geoff Jones Çizer:Gary Frank

Eğer Superman hikayelerinin geneline bakarsanız birçok orijin yazıldığını görürsünüz, Kriptondan gelen bir bebek bunun daha nesi bu kadar işleniyor derseniz , işin aslı gençlik döneminde bitiyor , Superboy dönemi devamlılıktan çıktığından birçok yazar Superman'in gençlik dönemini yorumlamaya çalıştı. 2009 yapımı bu Geoff Jones yorumuda fena bir hikaye değil, Gary Frank'ın çizimleriyse oldukça güzel, Superman'in yüzünü ise hepimizin bildiği Superman filmlerinin aktörü Christopher Reeve'den ayrı bir güzellik.


19-Brainiac

Yazar:Geoff Jones Çizer:Gary Frank

Superman'in eski düşmanlarından biri olan Brainiac yıllarca bir çok değişime uğramış bir karakterdir. Evrendeki tüm bilgiye sahip olma amacındaki  bu yarı makine yarı uzaylının en büyük hobisi gezegenlerdeki önemli bir şehri küçültüp şişelemektir. En bilinen hikayesi daha Superman doğmadan önce Kandor adlı Kripton şehrini şişelemesidir. Geoff Jones 2008 yılında bu hikayeyi yeniden düzenler bu aksiyonu bol hikayeyi yaratır. Brainiac'ı da yenileyen Jones onu gerçektende korkutucu bir düşmana çevirir. Hikayenin sonlarında tempo zirveye ulaşıyor ve Superman önemli bir kayba uğruyor. Kesinlikle iyi bir öykü.


18-Superman/Doomsday:Hunter/Prey
(Superman/Doomsday:Avcı/Av)
 
Yazar: Dan Jurgens Çizer: Brett Breeding

Doomsday'in dönüşü , bu hikayede Superman'in kabusu haline gelmiş olan Doomsday öncekinden daha beter şekilde geri gelir. Yaratığın orjinini öğrendiğimiz bu hikaye bol aksiyonla doludur. Öncelikle Doomsday'in yıkımının dünyada olmadığını belirteyim, Doomsday'in bu seferki durağı şeytani Darkseid'in yönettiği Apokalipstir. Koca Darkseid bile Doomsday'in gücü karşısında hazırlıksız yakalanmıştır , ayrıca Cyborg Superman'in dönüşüde bu hikayede gerçekleşir. Oldukça güzel ve akıcı bir hikaye , hatta Superman önceki hikayenin özelştirisini yapıp bu defa aklını kullanarak savaşıyor :D .


17-Camelot Falls
(Camelot'un Düşüşü)

Yazar:Kurt Busiek Çizer:Carlos Pacheco&Jesus Merino

Busiek'ten harika bir hikaye , hikaye içinde hikaye gibi görünsede tüm olaylar sonunda bağlanıyor, hikayenin temelinde ise geçmişten gelen bir büyücünün Superman'i tehdit olarak görüp yok etme çalışması var.  Güzel başlangıcı ve geniş coğrafyalara yayılışıyla haraketli ve rahat bir okunuşu var. Kesinlikle iyi bir hikaye.


16-Birthright
(Vatandaşlık Hakkı)

Yazar:Mark Waid Çizer: Leinil Yu,Garry Alanguilian

Bir diğer Superman orijini ve sonuncu olmadığına emin olabilirsiniz. Bu defa Mark Waid'in yorumunu okuyoruz. Superman'in gençliğindeki maceralarını okuyup metropolise gelişi ve kendini kabul ettirişini görüyoruz. Hikaye özellikle Lex Luthor'u yenileyip bazı kalıcı değişiklikler yapar, ilk çıktığında bir bilim adamı olan Luthor, sonrasında bir iş adamına dönüştürülmüştü , bu hikayeden sonra ikisinin kombinasyonu haline geldi, ayrıca çocukken Smallville'de yaşamış ve Clark ile arkadaşlığı bile olmuş. Mark Weid'in yazarlığı harika , genel olarak Leinil Yu'nu çizimlerini sevmesemde bu hikayede fena sayılmaz , sanırım Alanguilian'ın etkis var.


15-Up,Up and Away
(Yukarı,Yukarı ve İleri)

Yazar:Kurt Busiek,Geoff Jones Çizer: Pate Woods
Infinite Crisis event'ından çıkan kahramanımız enerji kaybına uğramıştır , tekrar reşarj olurken (Superman gücünü güneş enerjisinden alır) normal bir hayat sürmektedir fakat düşmanları bu süre zarfında Metropolis'i rahat bırakacak değildir. Bu akıcı ve hareketli hikayede Superman'in güçleri yavaş yavaş geri gelirken onun DC evreninde ne kadar önemli olduğunu görüyoruz.


14-The Death and Returns of Superman
(Superman'in Ölümü ve Dönüşü)

Yazar: Çeşitli Çizer: Çeşitli

Bu hikayeden ayrıntılı bir şekilde bahsetmiştim, ne kadar tartışmalı olduğunuda söyledim fakat genel hatlarıyla güzel bir hikayedir . Superman'e ilgiyi canlandırmak için yapılmış olsada sonrasında gelmiş olan benzerlerinden çok daha iyi bir öyküdür. 



13-For All Seasons
(Tüm Mevsimler)

Yazar: Jeph Loeb Çizer: Tim Sale

Batman Long Halloween'i yaratan ikiliden muhteşem bir hikaye. Dört mevsim temasında dört farklı anlatımla yapılan öykü tam olarak bir orijin hikayesi olmasada ona yakın bir işleyişe sahip . Sale'nin çizim tarzı biraz farklı bir tür olduğundan sevenide var sevmeyenide. Ben kendi adıma beğeniyorum, öyküde hoşuma gitti olduğu yeri hak ediyor.



12-It's a Bird
(O bir Kuş)

Yazar: Steven T. Seagle Çizer: Teddy Kristiansen

Bu tamamen alışılmışın dışında bir öyküdür ve Vertigo logosunda çıkmıştır. Vertigo yetişkinleri hedef alan DC'nin alt kolu bir yayıncıdır. Bu hikayede ise Steven'ın bir Superman hikayesi yazma macerasını ve kendi hayatından kesitler gösteriyor. Hikayenin dili biraz daha ağırdır ve aksiyon filan yoktur , hikaye bir roman gibi işleniyor. Belki herkese hitap etmeyebilir fakat hikayeye şans verip anlamaya çalışırsanız oldukça tatmin edici bir öykü görebilirsiniz.


11-Last Son
(Son Evlat)

Yazar: Geoff Jones Çizer: Richard Donner, Andy Kubert

Metropolis'in göbeğine büyük bir kapsül düşmüştür. Kapsülden ise bir çocuk çıkar. Bu gizemli çocuk yapılan araştırmalarda kriptonlu çıkar , Superman başta çocuğun hükümet ajanlarının gözetiminde olmasına izin versede , sonra ajanların çocuğu özel bir tesise götürüldüğünü görünce , başlarım hükümetinize deyip çocuğu ajanların elinden alıp kendi himayesine alır. Çocuğa doğru yolu öğretip tamda Lois ile evlat edinip Christopher Kent kimliğini vermişlerken gerçek ortaya çıkar. Aslında Christopher, phantom zone'daki General Zod ve sağ kolu Ursa'nın oğludur ve babası ve diğer phantom zone suçlularını kurtarmak için Phantom zone'dan dünyaya yollanmıştır. Zod ve suçlular serbest kalınca dünyada büyük bir savaş başlamıştır. Heyecanlı ve aksiyon yüklü bu hikaye çok güzel bir işleyişe sahip . 


10-Red Son
(Kızıl Evlat)

Yazar: Mark Miller Çizer: Dave Johnson


Anne Rusya'nın kızıl evladı Superman. Bu elseworld hikayesinde Superman'in kapsülü eğer Sovyet Rusyaya düşseydi ne olurdu sorusunun cevabını alıyoruz. Muhteşem işlenişiyle harika bir öykü.


9-Man of Steel
(Çelik Adam)

Yazar&Çizer: John Bryne
Crisis sonrasında yapılan ilk orijin hikayesi ve bence en sağlamı. 86'da yapılan bu hikaye uzun zaman boyunca Superman'in mevcut statüsü olmuştur. Superman'i tamamen yenileyen ve yardımcı karakterlerini düzenleyen öykü güzel işleyişiyle rahat bir okunuşa sahip. 


8-New Krypton Saga
(Yeni Kripton )

Yazar&Çizer: Çeşitli

New 52 öncesi son dönem hikayelerinden olan bu uzun öykü tam bir yıldız yazar kadrosu barındırır ( Geoff Jones, James Robinson,Greg Rucka) . Brainiac hikayesinde Kandor şehrini kurtaran Superman, 100.000
kriptonluyu eski haline döndürür fakat bu Superman'in güçlerine sahip olan kalabalık topluluk kısa sürede dünyada huzursuzluk yaratmaya başlayacaktır. Kısa süre sonra Kriptonlular ve dünyalılar arasında çatışma başlayacaktır , Superman ise iki arada bir derede kalmıştır. 


7-Peace On Earth
(Dünyada Barış)

Yazar:Paul Dini Çizer:Alex Ross

Bu son derece gerçekçi ve yüksek seviye öykü tamamen Superman'in anlatımıyla ilerleyor ve bir roman havasına sahip. Superman, Metropolis meydanına kalabalıklar eşliğinde bir yılbaşı ağacı yerleştirirken bir evsiz kızın kalabalık içinde açlıktan bayıldığını görür. Kızı ezilmekten kurtarıp aş evine dötürdükten sonra , açlık sorununa savaş açar ve tüm dünya üzerinde sefere çıkar. Bir roman gibi işleyen bu son derece gerçekçi öykü , Alex Ross'un gerçekçi çizimleriyle müthiş bir kombinasyona sahip . 


6-Whatever happened man of tomorrow
(Yarının Adamına Ne Oldu)

Yazar: Alan Moore Çizer: Curt Swan

Büyük usta Alan Moore'dan gümüş çağın Superman'ine veda hikayesi. Crisis'ten sonra DC evrenin yeniden şekillenecekken eski dönemin Superman'inin son hikayesi olarak yeratılan bu eser Alan Moore gibi bir üstadın elinde muhteşem bir veda hikayesine dönüyor. 


5-Kingdom Come
(Krallığın Gelişi)

Yazar:Mark Waid Çizer:Alex Ross

 Bu hikaye Superman hikayesi mi , değil mi diye çok düşündüm , sonra merkezinde olduğundan onun hikayesi olduğuna karar verdim (Batman listesinde de bir justice league öyküsü vardı) . İnsanların suçluları öldüren anti kahramanları desteklemesi sonucu , iyi dair umutlarını kaybeden Superman kahramanlığı bırakır. Yıllar sonra ise bazı olaylar onu yeniden harekete geçmeye zorlayacaktır. DC'nin olası karanlık gelecek temasını işleyen bu seri oldukça güzel işleyişiyle en iyi alternatif evren öykülerinden biridir.


4-What's so funny about truth, justice and american way
(Doğruluk , adalet ve Amerikan Yolunun nesi komik)

Yazar: Joe Kelly Çizer: Lee Barmejeo

Superman'i karakterini en iyi yansıtan hikayedir . Kendisine Elite adını veren bir grup , suçluları öldürerek dünyayı temizlendiklerini sanmaktadır. Kendisini Hakim,Savcı ve Cellat konumuna koyan bu grup Superman'in inandığı her şey'e karşı yönde hareket etmektedir , karşılaşmaları ise kaçınılmazdır. Bu harika öykü ile Joe Kelly , cellat türündeki anti kahramanlara büyük bir eleştiri getirip, Superman'i ezik bulanlara cevabını vermiştir. 


3-Secret Identity
(Gizli Kimlik) 

Yazar: Kurt Busiek Çizer: Stuart Immonen

Bu hikayeyi ne kadar sevdiğimi asla tarif edemem , Kurt Busiek'in şaheseri olan bu eser benim kişisel birincimdir. Alternatif bir evrende geçsede elseworld logosu taşımaz. Gerçek dünyada geçen bu öyküde Superman fanı olup Kent soyadı taşıyan bir aile çocuklarna Clark adını vermiştir. Sürekli okulda alay konusu olan Clark günün birinde Superman'in güçlerine sahip olduğunu keşfeder ve sonrasında müthiş bir hikaye başlar.  Eğer Superman gerçek dünyada olsaydı sorusunun son derece gerçekçi bir şekilde anlatıldığı bu hikaye sadece Superman değil okuduğum en iyi çizgiromanlardan biri. Bir Batman fanı olsamda hiçbir Batman hikayesinin bu seviyede olmadığını rahatça söyleyebilirim. 


2-For a man who has everything
(Her şeye sahip olan adam)

Yazar: Alan Moore Çizer: Dave Gibbons

Alan Moore'un baş yapıtlarından biri, bu hikayede bir parazit bitki yüzünden hayali bir dünyaya hapsolan Superman'in , kalbindeki dünyayı görmüş oluyoruz. Özellikle hayali oğluna veda sahnesiyle duygusallığın tavan yaptığı bu öykü, sürüyle unutulmaz anlar barındırır. Benimde favori ikinci Superman öykümdür.



1-All-Star Superman

Yazar:Grant Morrison Çizer:Frank Quitely

Ve karşınızda en iyi Superman öyküsü. Benim favorim olmasada ilk beşimin içindedir. Bu oniki sayılık hikayede Morrison, Superman'in bütün dönemlerini harmanlayarak harika bir çizgiroman ziyafeti sunar. İnsanların bu hikayeyi neden çok sevdiğine şaşmamalı çünkü dolu dolu on iki sayı , karakteri hiç tanımayanlarada hitap ettiren dili ile muhteşem bir öykü.

2 Ocak 2014 Perşembe

Superman Analogları

Daha önce çizgiromanda esinlenme türlerini yazmıştım, o yazıda Superman'den de esinlenilerek yaratılan birkaç karakterden bahsetmiştim  , o zamandan bu zamana daha çok karakter okuduğum için bu bilgileri güncellemekte fayda var. Karakterleri çıkış yıllarına göre sıraladım.


Captain Marvel(1940)

Captain Marvel yaratılan ilk Superman analogudur. Fawcett tarafından yaratılan bu karakter altınçağ'da en yüksek satış rakamlarına ulaşan kahramandır. Oniki yaşında olan Billy Batson sihirli bir kelimeyi (SHAZAM) söyleyerek süper güçlü bir kahramana dönüşerek Nazileri ve çılgın bilim adamları yenmesi onu döneminin en populer kahramanlarından birine dönüştürmüştü. Tabiki DC bu benzerlikten hoşlanmayıp Fawcett Comics ile uzun bir hukuk savaşına girdi. Sonuçta Fawcett süper kahramanların populerliği sona erip satışlar düşünce savaşı daha fazla uzatmayıp karakterin haklarını DC'ye devretti. Ama rekabet sonradan çizgiroman sayfalarına düştü, Captain Marvel ve Superman sıksık çizgiroman sayfalarında karşı karşıya gelip unutulmaz kavgalara imza attılar.



Ultraman(1964)

Superman'in paralel evrendeki kötü versiyonu olduğundan teknik olarak bir Superman analogu sayılmaz ama şu sıralarda devam eden önemli bir hikayede yer aldığından biraz bahsedelim. Ultraman, Earth-3'ü yöneten Crime Syndicate of Amerika (Amerikanın suç sendikası) 'nın  lideridir. Suç sendikası ana evrendeki adalet birliğinin kötü versiyonlarından oluşur ve birçok kez onlarla savaşa girmiştir. Crisis hikayesinde tüm paralel evrenler yok edilirken suç sendikasıda yok olur. Daha sonra 2000 yılında Grant Morisson bu temayı yenileyip Earth-2 adlı hikayesinde Antimatter evrenindeki dünyanın despot yöneticileri olarak tanıtır. New 52'de şimdilerdeki Forever Evil hikayesinde son versiyonları ortaya çıktı , sanırım Earth-3 statüsüne geri döndüler.



Hyperion(1969)

Hyperion, Marvel'ın DC ile kafa bulmak için yarattığı Justice League taklidi grubu  Squadron Supreme'in lideridir. Alternatif Marvel evrenlerinden birinde yaşayan Squadron Supreme etkisiz bir Avengers rakibi olarak arasıra Avengers'ın karşısına çıktı taki Mark Grundelwald el atana kadar. Mark Grundelwald'ın 1985 yılında yazdığı 12 sayılık Squadron Supreme serisi oldukça ciddi temalara eğilen, etik ve insan hakları gibi konuları işleyen ilk çizgiromanlardan birirdir. Kişisel fikrime göre Marvel'dan çıkan en iyi hikaye budur , en büyük rakiplerinin karakterlerinin taklitleriyle yapılmış olmasıda işin ironik tarafı. 


Supreme(1992)

Supreme çizgiroman dünyasının en tartışmalı ismi Rob Liefeld tarafından yaratılmış görebileceğiniz en gereksiz kahramanlardan biridir. Superman'in agresif ve şiddet dolu versiyonu olan bu saçma sapan karakter yeni kurulan Image Comic evreninde yer almaktaydı. Bu kadar gereksiz bir karakterin kendi yayını bir süre devam eder, tam durdurulmaya yaklaşmışken yazar koltuğuna efsane yazar Alan Moore oturur. Karakteri yeniden düzenleyen büyük usta Supreme'i, Superman'in gümüş çağ dönemine benzeyen hiakayeleri modern versiyona uyarlayarak  harika bir seri yaratır. DC'de çok az Superman hikayesi yazmış olan büyük usta sanki o dönemki fikirlerini Supreme uygulamış gibidir. Ciddi ciddi çevirisini yapmayı düşünüyorum.



 Mister Majestic(1994)


Mister Majestic Image Comic evreninde Jim Lee tarafından yaratılmış Wildcats  grubuna kaltılmış olan uzaylı bir savaş lordudur. Jim Lee, Image Comic'ten ayrılıp kendi şirketi Wildstorm'u kurunca Wildcats grubuda bu şirket tarafından çıkarılmaya devam eder. Büyük ölçüde Superman'den modellenmiş olan Mister Majestic, Wildstorm şirketi DC ile birleşince Superman hikayelerinde de görülmüştür.



Sentry(2000)

Marvel'ın yarattığı yeni bir Superman analogu olan Sentry aslında oldukça iyi bir fikre dayanıyordu. Tehlikeli bir kötü güçten dolayı tüm Marvel evreninin hafızasından silinmiş olan Sentry yeniden kendini diğer kahramanlara kabul ettirip , güçlerini keşfetme hikayesi hiçte fena bir fikir değildi. Fakat Marvel bu potansiyeli kullanamadı, bu güçlü karakterle ne yapacağını bilemeyen Marvel tuhaf bir hikayede Sentry'i delirtip bir başka karakteri ikiye ayırttıktan sonra öldürdü. Malesef boşa giden bir potansiyel olarak görüyorum , artık bir yazar ölümden döndürene kadar ölü olarak bekliyor.

  
Omni-Man(2003)

Omni-Man , Image Comic tarafından yaratılan  Invincible serisinin genç kahramanı Mark Grayson'un babasıdır.  Uzaydan dünyaya gelen Omni-man, Nolan Grayson kimliğini alarak bir yazar olmuş ve gizli kimliği Omni-man ile süper güçleriyle dünyada bir kahraman olmuştur. Dünyalı bir kadın ile evlendikten sonra serinin kahramanı Mark doğmuştur. Ergenlik çağında babasının güçlerinin kendisinde de olduğunu gören Mark, Invincible kimliğiyle babasının yolundan giderek süper kahraman olur. Her şeyi böyle zannederken , işin aslının farklı olduğunu öğreniriz , meğer Omni-Man oldukça saldırgan bir ırk olan Viltrumite ırkına mensup olduğunu ve dünyayı elegeçirmek için geldiğini öğreniriz (Hikaye ilginç bir şekilde Dragon Ball'a döndü :D ). Tek amacı dünyayı kendi gezegenin sömürgelerinden birine dönüştürmek ve oğlunuda kendi yanına katmaktır. Invincible oldukça eğlenceli ve oldukça uzun bir seridir belki ileride el atılabilir. Özellikle genç Mark'ın her şey açığa çıktıktan sonra babasına karşı çıktığı bölüm unutulmaz bir andır. Bu kaliteli seriyi hala devam ettiren serinin yaratıcısı ve yazarı Robert Kirkman'a ve çizeri Ryan Ottley'in adını anmadan geçmeyelim.


Homelander(2006)

Homelander , Garth Ennis'in yazdığı tam bir kostümlü kahramanlardan nefret kitabı olan "the Boys" adlı kitabın baş kötü adamlarından biridir. Şerefsiz ve ahlaksızın dik alası olan Homelander kendi gibi kişilerden oluşan Seven adlı grubun lideridir (Grup tamamen Justice League'e göre tasarlanmıştır, aslında nerede Superman benzeri varsa orada Justice League analoguda var bir ara Justice League analoglarınıda incelemeli :D) . Süper güçlere sahip olmalarına rağmen tamamen ahlaksızlıktan başka bir şey yapmayan grup , kendilerinden uyarlanan çizgiromanlarla  kahraman gibi gösterilmektedirler. The Boys adlı grup ise bu sahte kahramanlara savaş açmış bir ekiptir.


 Astonishman(2008)

Astonishman, The End League adlı bir Dark Horse serisinin karakterlerinden biridir. Aslında hikaye DC ve Marvel karakterlerinden uyarlanmış kahramanlardan oluşan bir grubun süper kötüler karşısında yenilmesini  ve dünyanın kötülerin kontrolüne geçmseini konu alır. İki farklı şirketin resmi olmayan crossover'ı gibi bir şey , karanlık gelecek temasında.


 Alpha One(2009) 

Alpha One, DC'nin çıkardığı Peter Tomassi'nin yarattığı "the Mighty" adlı 12 sayılık serinin ana karakteridir. DC'nin ana evreninde yer almayan bu hikayede Alpha One  kendi evreninin tek süper kahramanıdır ve özel bir polis birliği hizmetinde çalışmaktadır. Hikaye gizem üzerine gizem içerir , çok beğendiğim bu seriyi vakit bulduğum anda çevirmeye başlayacağım.




Plutonian(2009)


En yakın zaman Superman anologlarından biri Plutonian,  başarılı yazar Mark Waid'in yazdığı Irredeemable adlı serinin ana karakteridir. Dünyanın en sevilen kahramanıyken , bir anda kafayı sıyırıp arkadaşlarını öldürmeye başlayan ve dünya üzerinde kitlesel katliamlar yapan bir kötüye dönüşmüş bir kahramanın  hikayesidir. Superman kötüye gitseydi ne olurdu teması düşünülerek tasarlanan bu hikaye , Mark Waid gibi deneyimli bir Superman yazarının elinde harika bir işleyişe sahip.

Daha hiç okumadığım bir çok Superman analogu var ve Superman yeni yaratılacak bir çok karakterede ilham kaynağı olacak, zamanı gelince konu tekrar güncellenir . Bir sonraki yazıda  bir kaç listeyi inceleyip kendi fikirlerimi eklediğim tavsiye niteliğinde olacak "En İyi 25 Superman Hikayesi" gelecek.

30 Aralık 2013 Pazartesi

Çizgi Romanda Ölümün Ölümü - Superman'in ölümü ve dönüşü

Günümüzde Çizgi roman karakterlerinin sıkça ölüm haberleri gelir, bazen karakterlerin ölümünü dirilişini takip etmek başlı başına bir işkence haline gelir. Ayrıca karakteri öldürmek ayrı bir yaratıcılık, diriltmek ise apayrı bir yaratıcılık gerektirir. Malesef bu öldürme ve diriltme olayları iyice arttığından artık yaratıcılık gittikçe azalmaya başladı.O kadar saçma diriltme hikayeleri çıktı ki artık okuyucular arasında alay konusu haline geldi. Peki bu trend nasıl başladı hiç merak ettiniz mi ? Şimdi bu trendin başlangıçına bir göz atalım.

Bu trendi başlatan karakter süper kahraman çağını açan Superman'den başkası değildir. Öncü kahramanlardan biri olan Superman ölümü ve dirilişiyle çizgi romanda  birçok şeyin değişmesine yol açmıştır.Şimdi bu hikayeyi inceleyelim.

Doksanlar çizgi romanlar için pekte iyi anılan yıllar sayılmaz , hikaye kalitesinin düştüğü tuhaf trendlerin başladığı yıllar olarak anılır. Superman yayınları doksanların başında oldukça etkilenmiş serilerden biridir. DC simge karakterinin bu önlenemez düşüşüne bir son vermek için fikirler üzerine fikirler geliştirir . Bu büyük beyin fırtınasının sonunda tek bir çıkar yol bulunur,  karakteri öldürmek. Peki Superman nasıl ölecektir ? Neredeyse sınırsız güce sahip bir karakteri şimdiye kadar öldürebilecek bir düşman yoktu ortada , bunun üzerine yeni bir karakter tanıtılmaya karar verilir. Bu karakter  Doomsday'dir.



Doomsday karakteri özel olarak bu hikaye için yaratılmıştır ve kökeni hakkında hiçbir açıklama yapılmamıştır. Hikaye onun bir duvarı yumrukladığını dönemin Superman sayılarının sonunda görmemizle başlar.





Bu gerçektende harika bir sahne , bu şey hakkında hiçbir fikrimiz yok fakat anlatım balonunda Doomsday'in durdurulamaz şeklinde gelişini yazması ve duvarı parçalayıp çıkması onun oldukça tehlikeli bir düşman olduğunu gösteriyor. Doomsday hapsolduğu yerden çıkmayı başardıktan sonra önüne çıkanı yok etmeye başlar. Onu önce o dönem ki Justice League üyeleri fark eder. Justice League'in o dönemki kadrosu biraz daha zayıf üyelerden oluşsada yinede çokta zayıf bir kadro değildir: Booster Gold, Blue Beetle, Guy Gardner (Sinestro'nun yüzüğünü çaldığı dönemi), Fire, Bloodwyne (aslında Martian Manhunter , niye bu şekilde olduğunun ayrıntısını bende bilmiyorum), Ice ve Maxima. Doomsday tek kolu arkasına bağlı olsada hepsini yenmeyi başarır. Superman alarm üzerine dağılmış arkadaşlarını bulur ve toparlanıp Doomsday'in karşısına çıkarlar.



Fakat Doomsday'in gücü Superman'i bile şaşırtır, Superman tek başına yetersiz kalacağını düşünüp hep birlikte ekip tüm silahlarıyla Doomsday'e saldırırlar ama bu Doomsday'e zarar vermek şöyle dursun , yaratığın bağlı kolunuda serbest bırakır. Kolu serbest kalan Doomsday saldırıp bütün Justice League'i dağıtır.



Sadece Superman'in bilinci açık kalmıştır, arkadaşlarının güvenliğini sağlayan Superman kaçıp yıkıma devam eden Doomsday'in peşine düşer. Hikayede bazı tuhaf şeylerde yok değildir , mesela bunlardan birinde Doomsday bir süpermarketi yıkarken bir televizyonda şu abartılı Amerikan güreşleri reklamı görür. Reklamda güreşçi herkese meydan okuyup Metropolis'e beklediğini söyler, bunun üzerine yoluna devam eden Doomsday Metropolis tabelasını görünce anında yönünü oraya çevirir. Superman daha fazlasına müsade etmeyeceğini belirtip koruyucusu olduğu şehirde son direnişini yapar. Amansız bir dövüşten sonra iki rakipte yereserilir.






İşte Superman'in ölümü hikayesi bu şekilde sonuçlanır. Buraya kadar olan kısmı yorumlarsam , okunuş oldukça zevkli, hareketli dövüş sahneleri ve aksiyonun bolluğu heyecan veriyor fakat bazı mantık hatalarıda yok değil. En büyük eleştirilerden bir Superman'in hiç aklını kullarak savaşmayıp , sadece amaçsızca yumruklaşma yarışına girmesi pekte Superman'in yapacağı bir hareket olarak görülmüyor , buna bende hak veriyorum ama dövüş heyecanından zevk aldığımdan bu eleştiriyi göz ardı ediyorum. Olayın yankısına gelirsek , Superman'in ölümü büyük bir gürültü koparır, hikayenin son sayısı üzerinde kanlı bir Superman arması olan  siyah renkteki polybag denilen plastik poşetlerde satışa sunulur , bu poşetin içinde ayrıca siyah bir bandajda  vardır.






 Olay medyada geniş bir yer bulur , sonuçta Superman Amerika'nın ikonlarından biriydi ve ilk süper kahramanın ölmesi bir çok kişinin dikkatini çekmişti. Hikaye amacına ulaşıp oldukça yüksek satış rakamlarına ulaşır , bunda büyük etken Superman'in bir daha dönmesinin olası olmadığını düşünenler bu final sayısına büyük rağbet göstermişti çizgiroman okuru olsun olmasın (ve fena halde yanılacaklardı :D ) .
Sonrasında çizgiromanda "arkadaş için cenaze" hikayesi başlar. Superman'in cenaze merasimine DC'nin tüm kahramanları katılır ve büyük bir kortej oluştururlar.




Superman'in cenazesi yapılıp bitmiştir peki şimdi ne olacaktır yer aldığı dört fark yayın kapatılacak mıdır ? Tabiki hayır, ve tartışmalı Superman'lerin hükmü hikayesi başlar. Kısa zaman zarfında dört tane yeni Superman adayı ortaya çıkar.


Bunlardan birincisi Steel, siyahi bir inşaat işçisi . Eski bir silah tasarımcısı olduğunu öğrendiğimiz John Henry Irons şehirdeki Superman'in yokluğundan dolan boşluğu görünce kendisine zırh yapıp Superman'in mirasının yok olmadığını kanıtlamaya çalışır. Çok geçmeden şehirde kaos yaratmaya çalışanların kendi tasarladığı silahları kullandığını keşfeder ve bu olayın peşine düşer. Tip olarak Superman ile alakası olmadığından geri dönen Superman olduğuna inanan yoktur , zaten onun ruhunu yaşatmaya devam etmektir amacı.

İkincisi ise Superman'in güçlerine sahip genç bir çocuk , kendisine Superboy denmesinden hoşlanmayan bu delikanlı daha çok gösteriş meraklısı ve şov yapma derdinde , iddiasına göre Superman'in klonu.

Üçüncü karakter Superman'e fazlasıyla benzeyen yüzünü kaplayan bir gözlükle dolaşan bir aday. Fazlasıyla Superman'e benzesede yakaladığı suçluları infaz etmesi kendisine kripton'un son evladı diyen bu karakter üzerinde fazlasıyla soru işareti oluşturuyor.

Dördüncü ve son aday ise yarı makine yarı Superman görünümünde, testlerde et kısımları Kripton genleri içeriyor ayrıca eski Superman'in bildiği bazı anılara sahip ama hafıza kaybı yaşamış gibi görünüyor. Cyborg Superman, eski Superman kadar güçlü ve Amerikan başkanını bir terörist saldırıdan kurtarıp güven kazanıyor.

Kim gerçek Superman tartışmaları sürerken uzaydan gelen devasa bir gemi Green Lantern'in şehri Coast City semalarına yanaşır . Green Lantern Hal Jordan uzayda olduğundan alarm verilir. Çağrıya Kripton'un son evladı ve Cyborg yetişip Coast City'e ulaşır ,  ikilinin karşılaşması iyi olmaz Cyborg bunun sorumlusunun karşısındaki sahtekar olduğunu alıcılara bildirip  , Kripton'un son evladını ölümcül şekilde yaralar. Devasa uzay gemisi ise şehri bombardımana tutup 7 milyon insanı katleder.  Cyborg kılını bile kıpırdatmaz aksine rahatça gemiye yanaşır ve açılan kapısından içeri girer , geminin sahibi Superman'in düşmanlarından Mongul'dan başkası değildir , daha ilginci ise Cyborg yanına geldiğinde önünde eğilip elini öper.



Bundan sonra Cyborg planının ikinci aşamasını uygular, Superboy'u kandırıp gemiye hapseder , sonra tüm Justice League üyelerini kandırıp yanlış bilgilerle uzaya gemiyi takibe gönderir. Metropolis'e saldırı hazırlıklarındayken Superboy kurtulmayı başarıp Metroplise geri döner. Bu arada Cyborg'un gerçek hikayesini öğreniriz. Kısa bir süre önce yayınlanan bir Superman hikayesinde uzaydan dönmekte olan dört tane astronot yüksek seviye radyasyona maruz kalıp uzay mekikleri metropolise düşer.  Korkunç şekilde değişime uğrayan bu astronotlar Lexcorp tesislerine yetişmeye çalışırken Superman onların insanlara saldırdığını zannedip karşısına çıkar fakat gerçeği anladığında çok geç kalmıştır. Astronotların ikisi korkunç şekillerde ölür. Ekibin lideri Hank Henshaw karısını kurtarmaya çalışırken kendi vücudu dökülmeye başlar . Radyasyonun yarattığı etkiyle Hank'in bilinci bilgisayarın içine girip tuhaf bir değişime uğrayarak yaşayan bir enerjine dönüşür . Kendisine bir robot bedeni yaratıp karısını geri getirmeyi başarır fakat karısı onun bu haline dayanamayıp intihar eder. İyice yıkılan Henshaw bütün ülkenin bilgi ağına yayılır hatta en sonunda Superman'i  dünyaya getiren uzay kapsülünün sistemine ulaşıp DNA'sını ele geçirir. Sonrada bilincini uzaya ışınlar. Uzayda yol alıp Mongul'un gezegenine düşer , gücüyle Mongula boyun eğdirir ve planlarını kurgular ayrıca elde ettiği DNA'dan kendine Superman'e benzeyen bir beden yaratır.. Bu arada ölümcül yaralanan Kripton'un son evladının'da sırrını öğreniriz, aslında bu karakter daha önce Superman hikayelerinde çıkan Eradicator adlı karakter olduğunu öğreniriz , Eski bir Kripton silahı olan Eradicator saf enerjiden oluşmuş ve Superman'in kalesinde son şeklini almıştır.




Diğer yanda Superboy, Steel ve Supergirl'ü haberdar eder ve birlikte Cyborg'a karşı hazırlanırken bir Superman zırhı içinde uzun saçlı bir adam karşılarına çıkar . Adam siyah bir Superman kostümü giymektedir ve Superman olduğunu iddia eder fakat güçleri yoktur. Acaba buda mı  taklit derken ekip Cyborg'a karşı harekete geçer . Aralarına uzaydan dönen Hal Jordan katılır , zor bir mücadelede sırasında yeni Superman
 yoğun bir Kriptonit gazına maruz kalır . Normalde ölümcül olan bu gaz güçsüz Superman'e tam tersi etki yaratıp güçlerini geri getirtir . Dönenin gerçek Superman olduğu anlaşılmış olur ve gerçek Superman, Cyborg'u yenip dönüşünü ilan eder. Ölümden dönüşü ise söyle açıklanır ; Superman ölümcül derecede darbeler alınca bütün hayati fonksiyonları dururmuş ve iyileşme komasına girermiş. Evet oldukça kötü bir açıklama olduğunda hem fikirim.

Hikayeyi olabildiğince kısa tutmaya çalıştım ama bundan daha uzun ve kompleks olduğunu söyleyim. Kendi adıma hikayeyi beğendim, bu ikinci yarıda ilginç şeyler yok değil , mesela Cyborg'un hikayesi tamamen Marvel'in  ünlü süper kahraman ailesi Fantastik dörtlünün parodisi olarak yapılmış :D . Marvel ile kafa bulmuşlar fakat yeni tanıttıkları Steel karakteri bayağı bir Marvel'ın Ironman'inden esinlenmiş , eh en büyük farkları kişilikleri taban tabana zıt. Fakat Steel'i yardımcı  karakter olarak sevdiğimi belirtmeliyim , ileride iyi hikayelerde yer alması karakterin boş olmadığını göstermiş oldu.  Yeni tanıtılan Superboy karakteri ise DC'nin önemli figürlerinden birine dönüşecektir. Eradicator rejenerasyondan sonra kahraman olarak devam edecek ve ara ara farklı takımlarda yer alacaktır. Cyborg ise geri gelip Superman'in azılı düşmanları arasına katılacaktır. Fakat hikayeden en çok etkilenen kişi aslında Superman ailesinden değildir , şirketin başka bir yayını olan Green Lantern olur.



Emerald Twilight (Zümrüdün alacakaranlığı) hikayesinden kısaca bahsedersek, Green Lantern yayını 90'larda çokta iyi satışlar elde etmiyordu. Yazarlar sorunun baş karakter Hal Jordan'da olduğunu , onun yeterince enteresan bir karakter olmadığını düşünüyorlardı. Ayrıca biraz komplike olan Green Lantern Corps'u düzenlemek istiyorlardı. Bu hikaye bir fırsat yaratır ve yeni bir Green Lantern kahramanı yaratılmaya karar verilir, peki Hal Jordan ne olacaktır ? Tabiki emekliliğe ayrılacaktır ama işin sıkıntısı tam bu noktada , çizgiromanda ana karakterin emekliliği iki şekilde olur ya öldürülür ya da kötü adama dönüştürülür. Malesef Hal için ikinci seçenek kullanılır, bütün şehri yok olan Hal , akli dengesini yitirmeye başlar. Önce  yüzüğüyle şehrin görüntüsünü kendine göre yeniden yaratır fakat yüzüğün enerjisi azaldığından görüntü kaybolur ve  evrenin gardiyanları yüzüğü kişisel amaç için kullandığından onu uyarır, Hal ise iyice kafayı sıyırdığından eğer daha çok enerjiye sahip olursa şehri kalıcı olarak yaratabileceği düşüncesine kapılır ve merkez bataryanın gücünü çalmak için Oa'ya doğru yola çıkar . Onun bu amacını öğrenen gardiyanlar durması için yoluna birliğin elit üyelerini çıkarır fakat Hal hepsini yenip yüzüklerini çalarak onları uzayda ölüme terk eder ve yoluna devam eder. En sonunda Oa'ya ulaştığında Gardiyanlar son çare olarak Hal'ın en büyük düşmanı Sinestro'yu hücresinden çıkarıp karşısına dikerler. Bu Hal'ı daha çok kızdırır ve sert bir mücadeleden sonra Sinestro'yu öldürür. Ona engel olmak isteyen dostu Kilowog'u da öldürdükten sonra merkez bataryaya girerek tüm gücünü kendine alır ve böylece yeni kötü Paralax'a dönüşür. Gardiyanlarsa son bir yüzüğü kurtarıp dünyadaki bu yüzüğe uygun kişi olan Kyle Rayner'a iletir. Sonrası ise oldukça uzun bir hikaye konu dışı ama 2004 yılında bu  yaşanan olaylar başarılı şekilde düzeltilir ve  Hal Jordan yaptıklarını düzeltip geri döner ve Green Lantern şimdilerde DC'nin en başarılı yayınlarından birine dönüşür.  Bu kısa Green Lantern tarihçesinden sonra Superman'e geri dönelim.

Şimdi esas konuya gelelim Superman'in ölümü ve dönüşü hikayesinin etkilerine. Bu hikayenin yarattığı başarıdan sonra DC benzer şekildeki versiyonunu Batman'e uygular , fakat öldürmek yerine sakat bırakmayı seçer. O hikayede de benzer şekilde Batman'in yerine başka birisi geçecektir bir süre. Bu iki hikayenin başarısı çizgiromana olan ilgiyi büyük ölçüde arttırmıştır ve benzer şekilde sektördeki birçok süper kahramana uygulanmaya başladı .  Uzun hikaye örgüsü ise artık standart bir yayın politikası haline geldi, artık hikayeler üç-dört sayıda değil çok daha fazla kitaba ve yayına yayılmaya başladı. Önemli bir nokta ise kolleksiyonculuğun ve sonrasında spekülasyonun yükselişi oldu. İnsanlar  Superman'in ölümü ve Batman'in sakat kalmasını bu karakterler için bir final noktası zannediyordu bu yüzden kolleksiyonluk sayılar olacağını ve ileride değerleneceğini düşünmek gibi bir yanılgıya kapıldılar bu yüzden Superman geri dönünce kandırıldıklarını hissettiler ama gerçektende çizgiroman ile ilgilenen kişiler  ve sektörün nasıl yürüdüğünü bilenler DC'nin baş iki karakterini ölü ve sakat bırakmayacağını biliyordu. Fakat bu kolleksiyon çılgınlığı durmadı , aksine spekülasyon deliliği başlamış oldu . Bazı çizgiromanlar üzerine spekülasyonlar yapılıp balon satış rakamlarına ulaşıldı fakat bunun sektöre hiç bir faydası olmadı hatta tam aksine sektörü çökertti ve büyük zararlar açtı. Bu geniş bir konu olduğu için daha sonra ayrıntılı olarak bahsederiz. En büyük etki ise Superman'in ölümden dönerek ölümün kapılarını kapatmış olması oldu. Bu zamana kadar bir karakteri öldürmek oldukça zor bir karardı fakat bundan sonra her şey değişti.  Neredeyse sektördeki tüm karakterler bir defa öldürülüp geri getirildi , daha önce ölmüş karakterlerde tekrardan geri dönmeye başladı, yani kapılar sonuna kadar açıldı.  Bence bunun en büyük zararı artık çizgiromanda ölüm inandırıcılığını yitirmiş oldu. Eskiden bir karakterin bir hikayede ölmesi büyük gürültü koparırdı ama artık hiçbir etkisi kalmadı, eh bir sene sonra geri gelir deyip geçiyoruz.  Malesef güzel bir hikaye kötü sonuçlar, umarım yazarlar artık şu gereksiz karakter öldürmeye bir son verirler çünkü kimseyi etkilemiyor artık ve gittikçe ucuz bir dikkat çekme yöntemine dönüştü.

Neyse umut etmeye devam edelim, bu kadar Superman adayından bahsettikten sonra bir sonraki yazıda Superman'den esinlenilerek yaratılmış karakterlerden bahsedeceğim.

27 Aralık 2013 Cuma

Superman Ailesi

DC'de Batman ailesi olurda Superman ailesi olmaz mı :) , şimdi şu geniş Superman ailesini tanıyalım. 

Gümüş çağ-Crisis arası ortaya çıkanlar

Superman (Kal-El,Clark Kent) : Superman takımının lideri , Dünya Bir'in yılmaz savunucusu.

Superman (Kal-L,Clark Kent) : Zaman karmaşasını önlemek için  DC tarafından yaratılan paralel evrenlerden Dünya İki'nin Superman'i. Daha çok 38-56 döneminin nazilerle savaşan Superman'i olarak kabul ediliyor. İki farklı Superman bir çok paralel evren hikayesinde biraraya gelmiştir, Crisis hikayesinde paralel evrenler yok edilince, iki Superman olamayacağı için eşi Lois Lane ile bir tür paket boyutta yaşamaya devam etmiştir. Yıllar sonra Infinite Crisis (Sonsuz Kriz) hikayesinde tekrar ortaya çıkıp trajik bir şekilde öldü.

Lois Lane : Superman'in hayatının aşkı , Daily Planet'in cesur gözüper yazarı, ikili çizgiroman dünyasının en populer çiftlerinden birisidir. Lois, Superman'in yer aldığı hemen her alternatif evrende vardır ve kaderleri birbirine bağlıdır . Modern versiyonu 96 yılında Superman ile evlenmiştir , New 52 sonrasında bu evlilik devamlılıktan çıkmıştır (kahrol New 52).

Jimmy Olsen : Superman'in kankası, Daily Planet'in ofisboy'u ve fotoğrafçısı, Superman'in en büyük fanlarından biridir. Gümüş çağda kendi solo serisine bile sahip olmuştur , hiç hafife almayın efsane çizer Jack Kirby uzun süre onun kiitabında çalışmış , hatta yarattığı DC'nin ikonik kötü adamı Darkseid'i ilk Jimmy'nin kitabında göstermiştir.

Lara ve Jor-El : Superman'in biyolojik anne ve babası . Jor-El Kripton gezegeninin saygın bir bilim adamı olarak gösterilir , gezegeninin yok olacağını uyarmasına rağmen kimseyi ikna edememiştir , yinede oğlunu kurtarmayı başarmıştır.

Martha ve Jonathan Kent : Superman'i bulup evlat edinen dünyalı ebeveynleri. Başlangıçta isimleri farklı şekillerde geçsede en son kabul edilen hali budur. Superman'i yetiştiren ve ona doğru yolda esin kaynağı olmuşlardır. Crisis öncesi ölen ikili , Crisis sonrası Superman'in yeniden tanıtılışında tekrar sağ konumuna geçmişlerdir ve önemli yardımcı karakterler olmuşlardır. Bildiğim kadarıyla New 52 devamlılığında ikiside ölü durumunda (Yine kahrol New 52) . 

Supergirl(Kara Zor-El, Linda Lee) : Supergirl'ün durumu biraz karışık olduğundan dönem dönem anlatılmalı. İlk yaratılan Supergirl, Superman'in Kripton'dan kuzenidir , Kripton patlayınca bir parçası sağ kalmayı başarmıştır , daha sonra bu parça kriptonit yağmuruna tutulunca Zor-El kızını kurtarmak için dünyaya yollar. Dünyaya gelince Linda Lee kimliğiyle bir yetimhaneye yerleştirilir, daha sonra bir aile tarafından evlat edinilip Linda Danvers adını alır. Superman tarafından varlığı keşif edildikten sonra birlikte maceralara atılırlar. Kendi solo serilerinede sahip olan Supergirl Crisis hikayesinde ölür.

Power Girl (Kara Zor-L, Karen Starr) : Dünya İki Superman'i Kal-L'nin, kuzenidir. Önce dünya ikinin Supergirl'ü olmuş sonrada Power girl kimliğini almıştır. Crisis sonrasında orjini değiştirilip bir Atlantisli büyücünün kızına dönüştürülmüştür. 2000'lerde ise Infinite Crisis hiayesinde bu değiştirilip yeniden eski konumuna döndürülmüştür .

Superboy-Prime (Kal-El,Clark Kent) : Tamda Crisis hikayesi zamanında yartılmış bir başka paralel dünya  versiyonuSuperboy'dur. Kendi evreni Earth prime yok olunca Kal-L ile birlikte paket boyuta gitmiştir. Infinite Crisis hikayesinde geri dönüp malesef hikayenin kötülerinden birine dönmüştür.

Krypto : Süper köpek krypto,  Jor-El'in  roketi test etmek için kullandığı köpektir. Dünyaya gelişi daha geç sürmüş , dünyaya düştüğünde genç Clark tarafından bulunur.  Uzun süre maceralarda eşlik eden Krypto Crisis hikayesinden sonra silinir. Daha sonra 2000'lerde yeniden yaratılır , Brainiac'ın kurduğu bir tuzak için yaratılan Krypto Superman tarafından kurtarılıp himayesine alınır.

Beppo: Süper maymun Beppo, köpek yetmemiş olacak ki Jor-El uzaya bir tanede şebek yollamış :D , neyseki kısa süre sonra hikayelerden silinir.

Streaky: Süper kedi Streaky, Superman'in köpeği olurda Supergirl'ün kedisi olmaz mı :D. Supergirl kriptonit üzerine deney yaparken yanlışlıkla evcil kedisi süper güçler kazanır ve süper kediye dönüşür. 70'ler de süper güçlerini kaybedip tekrar normal bir kedi olmuştur.

Comet: Gümüş çağın en uçuk fikirlerinden biri , Supergirl'ün süper atıdır. Telepatik güçlere sahip bir insanken bir büyücü tarafından ata çevirilmiştir. Tuhaf bir fikir neyseki ortadan kaldırılmış.







Crisis sonrası Modern çağ

Supergirl (İkinci versiyon) : Crisis'ten sonra DC, Superman'in Kripton'un yaşayan son üyesi olmasını istemiştir. Bu yeni yartılan Supergirl paket bir boyuttan gelmiş Lex Luthor tarafından yaratılmış şekil değiştirme gücüne sahip bir klondur. Superman'in ölümü hikayesinde yer alan bu versiyondur.

Superboy(Kon-El, Conner Kent) : Cadmus projesi tarafından Superman ve Lex Luthor'un DNA'sından yaratılmış bir klondur. Superman'in ölümü hikayesinden sonra ortaya çıkmıştır. Daha sonra üçüncü Robin Tim Drake ve İmpulse ile birlikte Young Justice ekibini kurmuştur.

Steel(John Hanry Irons) : Bir silah tasarımcısı olan John , yaptığı silahların yanlış ellere geçtiğini öğrenince bu işi bırakıp Metropolis'e kaçıp bir inşaat işçisi olarak çalışır. Bir gün gökdelen inşaatından düşünce Superman tarafından kurtarılır. Superman'in ölümünü öğrenince kendisine bir zırh hazırlayıp Superman'in ruhunu yaşatmaya çalışır, Superman döndükten sonrada önemli bir yardımcı karaktere dönüşür. 

Supergirl (üçüncü versiyon) : Bu versiyon ilk versiyona daha çok benzer , Superman/Batman yayınında ortaya çıkmıştır kuzenine bakması için Kripton'dan erişkin iken ayrılmış fakat uzayda kaybolduğundan kronojik uykuya yatmıştır. Şu anda mevcut olan Supergirl bu versiyondur.

Christopher Kent (Lor-Zod) : Last son hikayesinde ortaya çıkan gizemli bir kriptonlu çocuk, Clark ve Lois tarafından evlat edinilir fakat gerçek kısa süre sonra açığa çıkar , aslında Phontom Zone'a hapsolmul General Zod ve yardımcıs Ursa'nın oğludur .