Marvel İç Savaş'ta (Civil War) bana sorunlu gelen kısımlar - son

Son bölümde bu eventta gözlemlediğim üç ana problemi konuşmak istiyorum , daha çok 7 sayılık ana seri hakkında konuşacağım . Problemlere geçmeden önce serinin çizimlerine kısaca değineyim. Bence  çizimlerin aman aman bir tarafı yok yüz çizimlerini özellikle beğenmedim savaş kısımlarında çok tuhaf haller alıyor , renklendirme ise koyu tonlara teslim olmuş durumda bazen insana zaman kavramını şaşırtıyor , New York'un göbeğindeki savaş tam güneş batarkenmiydi yoksa öğlenmiydi anlayamadım , Black Panterde bayağı günlük güneşlik görünüyordu , görünüşe göre sadece yazarlar değil çizerlerde birbirinden bir haber , bir tarafta Cap. ilk savaşın yaralarını taşıyor diğer tarafta bir çiziği bile yok neden ana hikayenin çizimlerini takip etmemişler anlayamadım . Yani uzun lafın kısası artwork çokta ahım şahım değil.

Bu hikayenin aslında neden kötü olduğunu özetleyen en büyük üç probleme geleyim , yada daha doğrusu kötü hale getiren üç neden:

1-Bu hikayenin kötü adamı yok

Benzer bir konsept eğer DC evreninde olsa çok daha başarılı olurdu neden biliyormusunuz , çünkü DC'nin çok daha iyi (yada kötü :) ) kötü adamları var. Bu hikayede olayları manipüle eden bir kötünün eksikliğini hissettim , daha doğrusu gözlerim bir Lex Luthor aradı , düşünsenize kahramanlar birbirine düşüyor ve olayları izleyen ateşi körükleyen bir adam hepsini gülerek izliyor , o zaman hikaye çok daha iyi bir yöne gidebilirdi , peki Marvel'da böyle Luthor çapında bir adam var mı ? Düşündüm ama bir türlü çıkaramadım , Marvel'ın da kendine has iyi kötü karakterleri var ama kendi yayınlarında hapsoluyorlar mesela örümceğin düşmanlarının hiç biri böyle büyük ölçekte bir manipülasyon yapabilecek kapasitede değil , biraz Ozborn'u Luthorlaştırmaya çalışıyorlar ama karakterin yapısında yok , Magneto büyük bir düşmandır ama mutant olayları dışında potansiyeli yok , Galactus ve Thanos gibileri ise dünyayı yok etme derdinde,  belki Dr.Doom kullanılabilirdi ama onunda hem tipi kurtarmıyor hemde  Latveriya sınırları ellerini bağlıyor. Marvel'ın gerçektende sadece zekasını kullanan ciddi, düzgün görünümlü bir kötü adama ihtiyacı var. Peki ortada kötü adam olmayınca ne oluyor bu sefer bir taraf kötü duruma düşürülüyor. İlk bölümde belirtmiştim Cap. ve tarafının savunduğu fikrin ne kadar temelsiz olduğunu ve Ironman tarafının başından beri haklı olduğunu söylemiştim  , böyle bir temelsizlikte önce Cap. tarafı gizli kimliğimiz tehlikeye düşüyor diye karşı çıkıyordu ama bu fikrin sorunlu tarafı zaten yasa tarafındakiler kimin kim olduğunu biliyor , gizliliğin korunacağına dair hükümet garanti veriyor buna rağmen Cap. tarafı güvenmiyor , yok Dr.Doom gibi kötülerin hackleyipte çalmayacağı ne malüm diyorlar ama işin tuhaf tarafı SHILD ajanları ava çıktığında zaten  kahramanların tüm şecereleri bilgisayarda görünüyor hadi diyelim ki bu bilgileri yasadan sonra kayıt olan kahramanlar verdi o zaman tüm bilgileriniz zaten belirlenmiş olmuyor mu ?  bir kötü adam bu bilgileri çalamaz mı ? (Cidden bilgiler SHILD'e toplandıysa niye kimse çalmaya çalışmıyor , hakikatende Marvel'da aklı çalışan kötü adam yok :) ) . İşte bu temelsizlik tutmayınca saçma bir insan hakları savunuculuğuna dönüştürmeye kalktılar , ama bu fikirdeki sorunda şu , siz yasal koruyucular değilsiniz ki en başında insan haklarını siz ihlâl ediyorsunuz , vigilantism bir suçtur devlet artık göz yummuyorsa o zaman suçlusunuz anlamına gelir tıpkı Watchmen deki gibi. Cap. tarafının hiçbir haklı gerekçesi kalmayınca geriye tek bir çare kalıyor kayıt taraftarlarını kötü taraf olarak göstermek ve ilk adım Thor'u klonlayıp karşı tarafa saldırtıp dirençlerini kırmak ama işler ters gidiyor ve Goliath ölüyor. İşte o noktada Ironman tarafının haklı bir yanı kalmıyor , omuz omuza savaştığınız bir arkadaşınız sizin hatanızdan dolayı ölünce (Gerçi Goliath'ın o kadarda büyük bir kayıp olduğunuda zannetmiyorum sonrasında kimse ondan pekte bahsetmedi , yasını bile tutmadılar, hele ondan önce frontlineda ölen adamın adı bir daha hiç geçmedi) artık haklı tarafın kalmaz bu durumda savaşı bırakıp uzlaşmaya çalışman gerekir fakat öyle mi oluyor , tabi ki hayır tam tersi dahada sertleşip yakaladıklarını Negative zone'a atmaya başladılar birde üstüne eski kötülerle işbirliğine girdiler. Mark Miller'ın söylediği bir şeyi okumuştum dediğine göre diğer yayınlarda Ironman tarafını çok kötü gösterdiler diyordu , iyide en başta bunu sen yaptın , Ironman tarafını kötülerle işbirliğine sokturdun , karşı taraftakileri gün ışığı göstermeden Negatif Zone'a hapsettirdin , bundan sonra okuyucuların o tarafı nasıl savunmasını bekliyorsun ki .Yok kahramanların güçleri çok tehlikeli normal insanlar gibi hapsedilemezler rahatça kaçarlar açıklamasına mı inanayım , kötü adamlar neden atılmıyordu şimdiye kadarda sürekli kaçıp duruyorlardı , kahramanlar onlardan da kötü koşulları mı hak ediyorlar ? Bu şekilde senaryo boşlukları hikayeyi kötü hale getiren nedenlerden birisi , hiç kimse Tony Stark'ın yaptıklarını tasvip edemez ve savaş boyunca Stark ve Reed Richards kötü adamlar olarak gösteriliyorlar , arkadaşlarını öldüren bir robotu tekrar kullanıyorlar , bundan daha kötü bir suç olabilir mi? Neyse ki savaşın sonunda Reed Sue'yu kurtarıyorda biraz affettiriliyor kendini ama Tony'e kimsenin sempati gösterdiği yok , resmen kötü adama dönüştürülmüş durumda savaş sonunda yaptığı Stampford anıtını fanların umursayacağını mı sanıyorlardı ? bu eventtan sonra okuduğum en çok yorum Ironman'den nefret ettim oldu . Başlangıçta yaptığı reklamında mantığından uzaklaşmasına neden oluyor "kahramanlar ayrıştı sen hangi taraftasın ?" , peki sayın yazarlar siz karakterleri bu kadar kötüleştirirken hangi tarafı tuttunuz ?

2-Hikayenin politik mesajları çok zayıf , ciddiye alınacak tarafı yok

Çizgi romanlar zaman zaman ciddi konuları ele alırlar , tamamen ciddi konular üzerine çizgiromanlarda yazılmıştır. Devam eden serilerde ise ciddi hikayeler ve politik mesajlar vermek zordur bunun için temeli iyi ayarlamak gerekir. Özellikle birçok yayına yaydığın bir eventta bunu yapamazsın çünkü çıkacak çizgiroman sayısı fazla olduğundan ve farklı farklı isimler ele alacağından toparlamak imkansızdır. Watchmen neden mükemmel bir hikaye çünkü tek bir elden çıkmıştır 12 sayıda herşey anlatılıp bitiriliyor , New Frontier neden iyi bir hikayedir çünkü fazla yayılmadan tek elden çıkma 6 sayılık bir öyküdür, ikiside son derece ciddi mesajlar vermiş öykülerdir. Mark Miller'ın da başta yapmak istediği buydu , benzer bir temayı Marvel evreninde kullanmak  fakat kaçırdığı nokta diğer öyküler alternatif bir devamlılıkta yada orjinal karakterlerle yapılmıştır , bu temayı genel devamlılıkta kullanması büyük bir hata oldu. Miller'ı bu hikayede çok eleştirsemde kötü bir yazar değildir daha geçen Superman Red Son'u analiz ettim, isteyince iyi bir politik mesajları olan hikaye yapabilir ama sorun burada yapmak istediği şeyi diğer tie-in'lerin yazarlarıyla iyi koordine edememesiydi. Hikaye iyi bir fikire dayanıyordu kayıt yasası biraz daha sert hale getirilseydi uygulaması güzel olurdu mesela herkez maskesini çıkarıp yüzünü  halka gösterecek zorunluluğu gibi , o zaman karşı çıkanlar inandırıcı sebeplere sahip olurdu. Tüm hatalara rağmen yasa geçtikten sonra tartışılması büyük bir problem yaratıyor. Civil war sayı 1'i okuyan bir kişi kahramanların gerçektende halkın gözünden düştüğünü ve herkezin yasayı desteklediğini zanneder fakat neredeyse tüm tie in'lerde Marvel evreninin sıradan halkı yasa karşıtı görünüyor , saçma sapan Kara Panter dışında. Onda tüm siyahlar yasa karşıtı tüm beyazlar yasa tarafında ve bu cidden rahatsız edici bir ayrımcılık gösteriyor. Zaten tüm event boyunca Marvel evreninde yaşayan sıradan halkın durumunu anlayamadım bir bakıyorum süper kahramanları yuhalıyorlar, yasa geçsin diye miting yapıyorlar sonra başka tie-inde yasa faşizmdir , büyük abi bizi gözetliyor pankartlarıyla karşı çıkıyorlar . Hakikatende halk ne istiyor anlayamadım , madem yasaya karşı çıkan bir çoğunlukta var o zaman nasıl geçti bu yasa , halk oylaması yapıldı mı ? Sorun  bahsettiğim yarım yamalak ciddiyiz havası katma çalışmalarından kaynaklanıyor  "bakın büyük abi bizi izliyor pankartları geçmişle hesaplaşıyoruz " gibi lafta kalan şeylerle ciddiyeti başaramazsın.Yazarlar arasındaki koordinasyonsuzluk , herkezin kafasına göre hareket etmesine neden oluyor birisi yasayı ırkçılığın üzerine oturtmaya çalışıyor , diğeri insan hakları özgürlük üzerine çekmeye çalışıyor , başkası ise geçmişteki yapılan politik hatalarla hesaplaşma derdinde. Bu tip ırkçılık,ayrımcılık,insan hakları ve geçmişteki hatalarla hesaplaşma gibi konuları derinlemesine işlemeyeceksen hiç kullanmayacaksın. Birde en sondaki savaşta Cap.'ı durduran kişilerin 11 Eylül saldırısından sonra kahraman ilan edilen itfayeci,polis ve acil servis elemanlarının olması apayrı bir olay. Gerçek kahramanlar onlar anladınız mı mesajı ? :)

3-Kahramanlar kahraman gibi davranmıyor 

Evet İç Savaş'ın en temel sorunu burada yatıyor , kahramanların davranışları tamamen kahramanlığın dışında davranışlar . Marvel'ın kahramanlarının hep insanlara daha yakın göründüğü söyleniyor fakat benim bu event boyunca gördüğüm tamamen sorumsuzca hareketler ve sığ fikirlilik oldu hatta sonuçlarında tamamen kötülere yakışacak hareketler bile oldu şeytanla anlaşma gibi. Belki sorumsuzca davranışlar ve sığ fikirlilik hayatta sürekli karşımıza çıkan şeyler fakat kahramanların ,insanları kurtarması gereken kişilerin biraz daha ayakları sağlam kişiler olması gerekir . Sorunları olan kahramanlar teması iyi ama uç noktalara çıkarmak karakterleri zedelemeye başlıyor.  İlk bölümdeki bahsettiğim Ms.Marvel hikayesindeki Arachne olayı mesela, kendi kızını çatışmanın ortasına sokmak nasıl açıklanabilir yada Luke Cage olayı , yeni doğmuş çocuğunu bırakıp tehlikeli bir savaşa atılmak nasıl bir kahramanlık oluyor. Dünyayı etkileyen bir tehdit mi var ? yoksa kötüler büyük bir ittifak kurup insanlığı mı tehdit ediyor ? Hayır Cage'e göre yasa ırkçı bir yasa ve özgürlük savaşı veriyor , bu saçmalıkla hayatını bu tür davalara adıyanlarada hakaret ediliyor bence. Saçmalık her yerde hakim, Sue çocuklarını bırakıp kocasına savaş açıyor , Örümcek adam sevdiklerinin hayatını riske atıyor , Kara Panter tüm krallığını savaşın eşiğine sokuyor ve Storm ona uyarak X-men'i riske atmaya kalkıyor,  peki yasaya karşı çıkan bu kahramanlar büyük son savaştan sonra  ne yapıyor  ?  fikirleri için isyan eden , doğru tarafta olduğuna inanan kahramanlar neden Cap. teslim olur olmaz savaşı bırakıyorlar . Hani inandığınız değerler için savaşıyordunuz ? hani doğru taraftaydınız ? kendi fikirleriniz için mi savaştınız yoksa Cap.'ın fikirleri için mi ? Bu temelsizlik beni fena halde rahatsız etti hele savaşın sonunda herşeyin unutulması tam bir skandal oldu. Sue anında evine döndü , peki ne değişti Sue, Goliath kocanın yaptığı robot yüzünden ölmedi mi?Ayrıca  sonrasında isyancılar nasıl bu kadar kolay affedildi anlayamadım ? Sue nasıl elini kolunu sallaya sallaya geri dönüyor ? Kara Panter resmen Amerikaya savaş açtı peki sonra ne oldu dersin, Sue ve Reed ile halka açık resroranda yemek yediler , bunlar savaş sonundaki Fantastik dörtlü sayısında ve bu sayılara tehamül edemedim , üyeler tek tek reality şovlarına çıkarılıyor, muhabirler örümcek adam gibi kaçaklarla FF üzerine röportaj yapıyor , bu nasıl bir ciddiyet. Benim için en büyük hayal kırıklığı bu sayıların Dwayne McDuffie gibi muhteşem çizgiroman uyarlaması animasyonların (Teen Titans,Justice League) yazarlarından  birinin elinden çıkması . Neyse  Dwayne McDuffie büyük bir yazardır 2011 yılında hayatını kaybetmiştir bunu kalıntının ona devredilmesi olarak görüyorum. Peki Ironman tarafı nasıl bir anda yumuşadı ? Sürek avı başlatmışlarken bir anda herşey neden durdu ? Genel af mı ilan edildi ? Hepsi birden kayıt altına mı girdi (sonrasında Aracne serbest bırakıldı) ? Bu sorular böylecek yanıtsız şekilde kalıyor  , bunlar belki hikayedeki boşluklar sayılabilir ama temelde kahramanların kötü karakterizasyonundan kaynaklanıyor. Kahramanlar en ufak anlaşmazlıkta birbirinin kanını dökmeye hazır halde , birde birbirlerinin yakın arkadaşı gibi lanse ediliyorlar . Mâlesef kahramanlar kötülerle savaşmayı unutup birbirlerinin gözünü oymayı tercih ediyorlar ve İç savaş Marvel içinde kötü bir trendin doğmasına neden oldu (aslında M day'den başlamam gerek ama sonra ona geliriz) , kahramanlar kötülerden çok satış uğruna birbiri ile savaştırılmaya başladılar. Bundan hemen sonra World War Hulk geliyor herkezin Hulk ile savaştırıldığı. Sonra Schism var Cyclope ve Wolverin kavgası,  X-men içindeki gördüğüm en saçma sapan ayrışma (Tarafların motivasyonu ve ayrışım nedeni çok aptalca) ve okumadığım ama adında bile hayır olmayan Avengers vs X-men , bu İç savaş denen zayıf aptalca kurgulanmış ayrışma öyküsü bunları getirdi , bu kötü trendin Marvel'ı bayağı gerilettiğide ortada bu yüzden reboot olaylarına girişiyorlar ne diyelim bundan sonrası Marvel için iyi geçer umarım.

Marvel İç savaş'ta (Civil War) bana sorunlu gelen kısımlar - 2

 Front Line dizisindeki sorunlar

Front Line direk olarak bu event için çıkarılmış bir mini seri , büyük ölçüde savaş sırasında arkaplanda gelişen olayları gösteriyor ve iç savaş ile en fazla birbiriyle bağlı olan seri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim bu yüzden belkide event'ın en sorunlu serilerinden biriside bu oluyor. Her sayı belirli birkaç kişinin  başından geçen  olayları gösteriyor, iki tane sıkıcı gazetecinin savaş gözlemleri , New Warriors grubunun patlamadan sağ kurtulan üyesi Speedball'un yaşadıkları ve Norman Ozborn ve etrafında gelişen Atlantislilerin de bulaştığı bir hikaye. Norman 'ın etrafında gelişenlerle pekte ilgilenmedim , ona ne olduğu hakkında fikrim yok Örümceğin o kısımlarını okumadım daha , gazetecilerin gözlemleri ise tam skandal . Sürekli tuhaf tuhaf pekte ünlü olmayan kahramanlar gösteriliyor hele bir tanesi çok ilginç. Prodigy adlı bir kahraman sarhoş bir şekilde bir binanın tepesine çıkmış sanki intihar şovu yapıyor gibi yasa hakkında bağırıp çağırıyor , sonra Ironman geliyor ve bu müthiş kahraman Prodigy  ,Stark'ı ihanetle suçlayıp ajitasyon yapıyor , sen paranla malikanende keyif yapıcaksın ama benim ailem savunmasız kalacak falan (sen önce kendini kurtar :) ) , iyide arkadaş sen kimsin yahu  hangi yayında varsın ne kahramanlık yaptın gizli kimliğin ne ,cidden bu adamın gizli kimliğini bilen var mı? nedir bu kahramanlığa devam etme tutkusu , eğer halk senden bunu istiyorsa ve sana zor geliyorsa o zaman kostümünü as hayatına devam et , kaldıki hükümet zaten kimliğini halka açıklamayacak neden karşı çıkıyorsun ?  Bir başka sayıda kadın gazeteci gözleri bağlı şekilde bir yere götürülüp bir takım kaçak kahramanla röportaj yapıyor . Yine kim bu adamlar diyeceğiniz tuhaf tanınmamış tipler , bir tek içlerinde en tuhaf görünümlüsünü typeface'i bir Örümcek hikayesinde gördüm , işin komik tarafı typeface'in kimliği zaten biliniyormuş gazeteci neden kayıt olmuyorsun diye sorduğunda verdiği cevap , "çünkü ben özgürlük için savaşıyorum   bu yasa insan haklarına aykırı "zırvalığı . Diğer tuhaf kostümlülerde aynı şeyleri zırvalıyor. Sonra kadın gazeteci sokakta iki kahramanın kavgasını gözlüyor , bir tanesi yasa karşıtı aptal bir kostümle görünen Thunderclap diğeri yasa tarafında basit kapşonlu bir kostüm ile Bantam (Kim bu adamlar yahu :) ). İki kahraman birbiriyle dövüşüp kendi tarafının haklılığını savunurken , Thunderclap tuhaf kostümündeki silahı kullanıp ses dalgası yaratarak Bantam'ı savurur fakat Bantam dalganın etkisiyle bir benzin tankerine çarpıp patlaması sonucu feci şekilde yanarak can verir. Thunderclap şok olup böyle olmasını istemezdim deyip ağlamaya başlar. Evet ilk kanı kayıt dışılar akıtmıştır peki bundan kimsenin haberi var mı? Ölen Bantam hakkında birşeyler konuşuldu mu?  Bir dakika Bantam kim yahu?Anlaşıldı zaten üzerine konuşulmaya değer biri bile değil o zaman bunları göstermenin anlamı ne? Birde size ilginç bir devamlılık hatası göstermeliyim , bazen yayınlar birbirinin çalışmalarından bihaber durumda işte Goliath'ın ölümü:

Bu ana serideki Goliath'ın Clor tarafından göğsünü delip geçen yldırımla öldürülüşü , birde frontline'da nasıl gösterildiğine bakın:

Clor Goliath'ın beynini kızartıyor, ilginç öbüründe farklı görmüştük acaba şirkette çizerlerin birbirinin ne çizdiğinden haberi var mı?

Son olarak Speedball'dan bahsedip frontline'ı kapatalım. Speedball ağır yaralı şekilde güçlerini kaybetmiş bir durumda bulunup hapse tıkılıyor. Tam bir günah keçisi haline getiriliyor , She-Hulk kayıt altına alınıp yargılanması için çabalıyor ama Speedball suçlamaları kabul etmiyor gerçek katilin Nitro olduğunu ve günah keçisi haline getrilmesine isyan ediyor. Ultra badass kahramanımız Wolverine Nitro'yu adalete teslim etmediği için vebalini Speedball çekiyor, tamam belki New Warriors sorumsuzca bir harekette bulundu ama tüm hikaye boyunca hiçbir kahramanın sorumluluk sahibi davranış gösterdiğini görmedim ki . Hatta tüm İç savaş boyunca birtek Speedball'un kararlı duruş sergilediğini düşünüyorum hapishanede hem gardiyanlardan hemde mahkumlardan işkence gördü (Hırsız , katil, tecavüzcü gibi suçluların başkasını bebek katili diye suçlaması beni  iğrite ediyor) , dışarıdaki halk kalabalıklar halinde linç etmek istedi , hiçbir kahraman doğru düzgün destek vermedi , ailesi bile evlatlıktan red etti , mahkeme kapısında vuruldu buna rağmen dik durmayı sürdürdü helal olsun Speedball bu hertarafından dökülen öyküde tek doğru düzgün kahraman sensin ve Frontline sonunda Thunderbolt'a katıldı Norman Ozborn'un (Yeşil Cin) başında olduğu Thunderbolt'a .... hönk!
Aslında saçma sapan şekilde kötü adama dönüşen kahramanların aksine Speedball'un ki daha inandırıcı bir durum sonrasında tamda kötü olmamış falan İç savaş sonrası mevzular neyse gerisiyle ilgilenmiyorum.

Fantastic Four'un parçalanışı

Ah çocukluğumun fantastik dörtlüsü sana ne yaptılar böyle :( . Sıkı bağlarıyla çizgiroman dünyasının DC'yi bile kıskandıran örnek ailesi , Marvel'ın yapı taşı olan bu süper kahraman ailesi malesef İç savaşın üç büyük kurbanından biri oldu (Diğer ikisi Ironman ve Spiderman) . Savaş boyunca yaptıklarıyla karakterleri ciddi şekilde zedelendiğinden onlara yapılanları kabul edemiyorum. Fantastik dörtlünün savaştaki durumuna bakarsak daha ilk sayıdan itibaren tamamen savaşın göbeğinde yer alıyorlar . İlk sayıda ailenin zıpır çocuğu Humantorch Stampford olayının ertesi günü bir eğlence klübüne girerken kapıdaki kuyrukta bekleyen bazı insanlarla münakaşa yaşar , tartışma büyüyüp kavgaya dönüşür ve Humantorch hastanelik olur. Sonrasında yasa geçer , ekibin lideri Reed yasayı desteklerken karısı Susan kardeşi komaya sokulduğu halde yasaya şiddetle karşı çıkar , Ben Grimm ise çekimser konumdadır ilk çatışma anında aksiyonda görünsede ne tarafta olduğunu çözemedim. Buradan işin zıvanadan çıktığı ilk savaşa geliyorum , savaştan önce Susan, Reed'in kendini bu işe fazla kaptırmasını eleştirsede Cap. tarafının tuzağa düşürüldüğü anda  kocasının yanındadır. Herşey Clor alana girince bozulur , Goliath özellikle kocasının yarattığı canavardan dolayı ölünce Susan en sonunda patlar ve isyancıların kaçmasını sağlar. Daha sonrasında  veda mektubu bırakarak  Reed'i terk eder , çocuklarınıda bırakarak! Hadi kocasına kızmasını anladım peki çocuklarını neden bırakıyor , onların ne suçu var , çocuklarınıda alıp ülke dışına çıkması mantıklı bir tepki olabilirdi ama Sue sonrasında ne yaptı biliyormusunuz gidip isyancılara katıldı . Evet yanlış duymadınız kocasına kızan kadın çocuklarınıda yüz üstü bırakıp karşı tarafın saflarına geçer , burda ciddi bir savaş durumu anlatılıyor yani kocasıyla çatışma riski var acaba bunu düşünmedi mi ? daha doğrusu Mark Miller acaba bunu yazarken hiç düşünmedin mi? Buradan çekimser kahramanımız Ben Grimm'e dönelim , Grimm olayları hüzün içinde izlerken onun için kırılma anı bir mahkum sevkiyatı sırasında yaşanır . İki taraf yeniden çatışmaya başlar ve ortalık toz duman olur . Küçük bir çocuk karmaşadan dolayı ölünce Grimm her iki tarafada kızıp azarladıktan sonra ülkeden ayrılır. Aslında kahramanların sivil insanların hayatını tehlikeye atıp  gözü dönmüşçe birbirine saldırması rahatsız edici , gerçi hakkını yemeyim bir süper kötüde olaya bulaşıyor ölümden o sorumlu ama bu durumu değiştirmez , kahramanların birinci önceliği masumları korumaktır.  Grimm daha sonra Fransaya gider bir kafede kahve içerken bir anda kendisini bir gizli karargahta bulur . Fransanın kahramanları bir sorunla karşılaştığı için ondan yardım istemektedir. Grimm "sorun ne kahramanlar arası iç savaş mı var kimsenin birbirine güvenmediği bir ortam mı var" diye sorar , kahramanlar  ise sadece bir kötü adam yer altından, yaratıklarıyla Paris'i ele geçirmeyi planlıyor diye cevap verirler . Bunun üzerine Grimm duygulanır ve tamda eski günlerdeki gibi kimin iyi kimin kötü belli olduğu zamanlar deyip İç savaş'a lanet okur. Şimdi buraya kadarını  inceleyelim , İç savaş boyunca FF'nin yazarı Michael Straczynski , bu adamın iyi bir yazar mı yoksa kötü bir yazar mı olduğunu daha çözemedim . Bazen bir iki sayı iyi yazıyor bazen çok berbat yazıyor bu sayıda geçen Fransız kahramanları bir göstermem gerekli:

Evet karakterler tamamen DC'nin kahramanlarının parodisi anlatılan kötü adam senaryosuda gümüş çağ öykülerine atıfta bulunuyor. Burada ilginç bir durum var  Straczynski DC'ye gönderme mi yapıyor yoksa övüyor mu anlamadım , mevcut durumda basbayağı övgü var , hiç değilse DC'de iyi adamlar ve kötü adamlar bellidir , kahramanlar kahraman gibi davranır bencilce sorumsuzca hareketler yapmazlar genelde . Cidden bu sayıyı okuyunca yav bırak şu İç Savaş saçmalığını DC okumaya geri dön dedim. Ne diyebilirim ki böyle parodiye DC açısından can kurban , rakibi öyküsünde onu daha üstün gösteriyor :) . Sonrasında Humantorch Grimm'i geri döndürmeye gider ve savaşın son kısımında bir kez daha görünür ve yine ne tarafta olduğunu anlayamadım kayıt tarafındaki eski kötülerden oluşan Thunderbolt'a mı saldırıyordu yoksa sivillerimi korumaya çalışıyordu ? Ve son olarak ekibin lideri Mr. Fantastic Reed Richards'a geliyoruz . Reed Richards,  büyük bilim adamı ve Marvel evreninin en zeki adamlarından biri kabul ediliyor, ayrıca büyük bir taktik ustası. Genel olarak okuduğum eleştirilerde son zamanlarda Reed'in diğer iki özelliğinin unutulduğu , sadece bir bilim adamı olarak yansıtıldığı ve liderliğinin sürekli sorgulandığı söyleniyor , bizzat İç savaşta bu eleştirilerin haklılığına şahit oldum . Kimliği bilinen kahramanlar oldukları için ayrıca kamuoyunuda göz önüne alan Reed yasayı destekliyor ama nasıl oluyorsa ekibindekilere bir türlü kabul ettiremiyor.  Savaş boyunca Reed'i sürekli laborotuvarda görüyoruz gerçektende önderlik yaptığını göremiyoruz , bunu daha çok Tony Stark yapıyor hatta sanki onun emir eri gibi görünüyor bundan çizgiromanda Sue bile şikayetçi oluyor. Hele Clor robotu tam evlere şenlik bir durum , bu yaratık bir arkadaşlarını öldürüyor ama tekrar kullanmaktan çekinmiyorlar. Dahada beteri yakalanan kahramanları Negative Zone'a atma işinde onunda büyük ölçüde payı var. Orayı Parker'a gösterdikleri kısım Fantastic Four yayınında geçiyor , Parker gördüklerinden rahatsız olduğunda Reed ona amcasıyla ilgili bir hikaye anlatıyor. Reed'in amcası zamanında sivri fikirleri olan bir yazarmış fakat dönem Mccarthy dönemiymiş bu yüzden hareketlerinden dolayı yargılanmış ve inatçı kişiliğinden dolayı fikirlerinden taviz vermemiş sonuç olarakta içeri atılmış. Altı ay sonra hapisten çıktığında kimse iş vermemiş ailesi bile dışlamış ve kısa sürede yanlızlık içinde ölmüş. Parker'da bunu duyduğunda " Gerçektende cesur bir amcanız varmış cevabını verir" fakat Reed'in cevabı ise "Önemli noktayı atlıyorsun Peter , amcamın yaptığı yanlıştı yasalara karşı gelmemeliydi , yasa ne olursa olsun uymalıyız". Evet doğru duydunuz Reed Richards Mccarthy dönemini destekliyor , bunu okuduğuma inanamadım ve hâla da inanamıyorum. New Frontiers'ı hatırlayın tamamen Mccarthy dönemini eleştiren o harika öyküyü  hadi o türkçe basılmadı, Watchmen'i hatırlayın eski Nite Owl'un yazdığı kitapta nasılda Mccarthy döneminin kostümlü kahramanları etkilediğini anlatışını , bu kitap bunlarla benzer kalıpta olma iddiasında ve Marvel evreninin en zeki adamlarından biri Mccarthy dönemini destekliyor ! İlginç bir anektod ekleyim İç savaş boyunca FF yayınından sorumlu kişi Michael Straczynski Before Watchmen yazarlarından biri , evet yanlış duymadınız Mccarthy dönemini öven biri Before Watchmen'de bir değil iki değil tam üç karakterin yazarlığını yapıyor (  Before Watchmen tamamlanır tamamlanmaz üzerinden geçeceğim ) .  FF için daha fazlasını konuşmaya lüzum yok , son savaşta Reed Richards'ı rezil ettik bari karısını kurtarsında biraz imajını kurtaralım demişler. Birde Sue'nun kendisine zâfı olan Namor'dan yardım isteyişi var Cap.'ın isteğiyle. Evet atlantislileride savaşa bulaştırıp diplomatik kriz çıkarmayı göze alarak, Cap. sen ne biçim vatanseversin utan kendinden :) . Atlantisliler savaşın sonuda görünüp kriz yaratmayı göze alıyorlar ama onlar tek değil bu yüzden bir sonraki soruna geliyoruz.

Kara Panter ve Saçma Sapan Irkçılık Temaları

Saçma sapan ırkçılık teması nasıl yapılır derseniz Kara Panter'i okumanız gerekli. Kara Panter (Black Panther) ,teknolojik olarak çok üstün olan hayali ülke Wakanda'nın Kralı T'challa , itiraf ediyorum bu karakter konusunda hiç bilgim yoktu. Tanımadığım etmediğim bir karakter bir anda Civil War'da görüyorum hemde en ünlü X-men üyelerinden biri olan Stom ile evleniyor. Vay canına bu karakter bayağı önemli biriymiş bakalım buradaki performansı iyi ise karaktere ileride göz atarım diye düşünüyordum , tabi ki burada anlattığıma göre hiçte memnun kalmadım. Evet bu evlilik İç savaşın içinde geçiyor (hiçte iyi bir seçim değil kanımca) , bir düğün olduğu için kısa süreli ateşkes sağlanıyor her iki tarafta sorunlarını unutup bu tarafsız bölgede buluşuyorlar. Düğüne gelen ünlü isimlerde ayrı bir parodi neyse ondan bahsetmeyelim , X-men ve eski yeni çoğu Avengers üyesi düğünde bulunuyor , bu arada Wolverinde törende yerini alyor , İç savaşın başlarında Wolverin bütün fizik kurallarını bozuyor bu sayı, bir X-force sayısı ve ana İç savaş sayısı (Peter'ın kimliğini açıkladığı sayı) hepsinde görünüyor ama normalde Nitron'nun takibinde olması gerekli yayınları çıkış tarihlerine göre sıralasan nasıl bir saçma durum olduğu görülüyor. Neyse Panter-Storm çiftine dönelim evleniyorlar ve balayına Dr.Doom'un krallığı Latveria'ya davet ediliyorlar . Herşey ortada eklenecek birşey yok ve bu sayılar İç savaş dışı olduğu için bahsetmeme gerek yok , biz tekrardan savaşa dahil oldukları bölümlere dönelim. Ülkeye döner dönmez Panter ve Storm kayıt dışıları destekliyor görünüyorlar , yaptıkları ilk iş Namor'u ziyaret edip desteğini almaya çalışmak , balayınıda Dr.Doom'un ülkesinde geçirdiklerinden Amerikan hükümeti  bu durumlardan işkillenip çifti yakın takibe alırlar (Bir tür şer ittifakı endişesi :) ) .  Namor'dan destek gören çift daha fazla destek aramak amacıyla farklı kapılar çalarlar . Öncelikle Captain Britain'i denerler . Bu kısımın belkide İç Savaş Black Panther yayınlarındaki en iyi kısım olduğunu söyleyebilirim . Serinin yazarı Reginald Hudlin normalde sinamayla ilgilenen bir kişi gördüğüm sayılar boyunca çokta iyi ÇR yazarı izlenimi uyandırmadı , sürekli gerçek hayattaki insanları dahil edip saçma sapan şeylerle birşeyler yapmaya çalışıyor. Düğüne Bush, Fidel Castro, Nelson Mandela gibi isimlerin gelmesi üçünün bulunmasının absürtlüğünü bir kenara bırakalım birde ünlü talk şovcu Operah katılıyor ve herkezden çok ilgi görüyor(Bu adam çizgiromanları ciddiye alıyor mu acaba ?) . Birde Namorla konuşmalarında Panterin krallığının geçmişte ünlü Siyah amerikalılara verdiği destek konuşuluyor ki bana iğrite edici geldi böyle Martin Luther King , Malcom X gibi simgelerin dolgu aracı olarak kullanılması rahatsız edici. Hemen Captain Britain'in onlarla dialoğuna geçeyim , Captain Britain İngiltere'nin yerel kahramanı olduğundan başka ülkenin iç sorununa karışmak istemez ayrıca çifte neden bu işe karışıyorsunuz diye sorar sonuçta onlarda başka ülkenin kral ve kraliçesi , çiftin cevabı çünkü yasa yanlış biz tarafsız bir şekilde oturamayız diye cevap verirler. Britain burada kötü adamlara karşı savaşmıyoruz Tony Stark ve Reed Richards gibi onurlu adamlarla savaşmaktan bahsediyorsunuz diyor , cevapsa hükümet her zaman süper güçlülerden korkuyor bu onları hapsetme hakkı vermez der Britain ise işte önemli nokta bu insanlar bizden korkuyor bu korkuyu azaltmamız gerekiyor der Storm'da haksızlıklar pahasına olmamalı diye cevap verir ve Britain cevabı yapıştırır Xavier X-men'i insanlara mutantların korkulacak kişiler olmadığnı göstermek için kurduğunu söyler. Tartışma böylece sonuçlanır Storm beni hayal kırıklığına uğrattın falan deyip ayrılırlar. Nasıl oluyorsa çift yasanın kötü bir yasa olduğuna ikna olmuşlar ve çatışmayı göze almış durumdalar. Daha sonra Panterin birkaç tuhaf stratejik hamlesinden sonra (lobi yapmak ve Stark'ın şirketinin altını oyma çalışmaları) Storm'un eski ekibi X-men'den yardım istemesi anlatılır. Emma Frost ,  zaten Scarlet Witch'in gerçekliği değiştirme hadisesinden dolayı (M day saçmalığı , çok salakça işlenen bir diğer öykü )  mutantların göz önünde olduğunu ve başka süper güçlülerinde sorun yaratabileceğini insanların görmesi için bir fırsat olduğunu söyleyerek bu işe karışmayacaklarını söyler. Storm , insanlar bunları görmesi için sessiz kalıp birlikte savaştığımız dostlarımıza yardım etmeyecekmiyiz der (Kayıt tarafında eski dostları yok sanki) , Emma'nın cevabı ise evet karışmayacağız olur. Storm bunu Pantere anlatırken benim liderliğimde böyle şeyler olmazdı diyor , şimdi bunun hakkında birşey söylemek istiyorum , Storm senin liderlik dönemini okumadım ama mutantları kendinin haklı olduğunu düşündüğün taraf için hükümete karşı savaşa sokmayı düşünüyorsan liderliğin cidden berbatmış . Daha sonra çift Beyaz saraya başkanla görüşmeye gidiyor , beyaz sarayın önünde ise bunları karşılayan bir kalabalık toplanmış ve hepsi siyah amerikalılar. İlginç bir şekilde monarşistler özgürlük simgesi olarak gösteriliyor. Beyaz sarayın içinde ise Storm'un babası amerikan olduğundan ancak kayıt olursa başkanla görüşebileceğini söylüyorlar , elbette çift buna çok kızıp beyaz sarayı terk ediyorlar bundan sonrası ise tamamen saçmalık kısaca geçersem , çifti karşılamaya gelen kalabalıkta arbede oluyor , bir kız babasının omzundan düşüyor, storm gücünü kullanıyor, sentineller onu tutuklamaya geliyor, kavga çıkıyor, Ironman karışıyor , kavga büyüyor falan filan. Sonuçta Panter artık bende bu olaya müdahilim deyip o sayıyı bitiriyorlar. Sonraki sayıda Goliath'ın ailesiyle birlikte Goliath'ın mezarını ziyaret ediyorlar (Hmm Frontline'da bir kahraman ölmüştü kayıt tarafındaki o kimdi yav ? Amaân benden başka kimsenin umursadığı yok zaten :) ) . İlginç bir şekilde Goliath'ın kızkardeşi abisinin siyah olduğu için öldürüldüğünü söylüyor , babası buna inanmak istemediğini söylüyor sonrasında , gazeteciler geliyor Panter ve aile yasa karşıtı görüşler bildiriyor , daha sonra ise tamamen beyaz amerikalıların bu tip yorumlara karşı bildirdikleri görüşler var . Yani işi basbaya ayrımcılığa sokmaya çalışıyorlar fakat İç savaşın bununla uzaktan yakından ilgisi yok . Panter'in bu şekilde Amerirkan işlerine burnunu sokması ülkesi Wakanda içinde homurtulara neden olur , kongre özellikle kraliçeye tepkilidir ve bu hareketlerin sonuçları olarak Amerika-Wakanda ilişkileri iyice gerildiğinden savaş olasılığını seslendirirler. Panter ise bu bütün dünyayı etkileyen sorun Amerikada şimdi adım atılmazsa ilerde halk güvenliğini sağlayacağız söylemleri tüm dünyaya yayılacak diye cevap verir . Bir bu eksikti Amerikanın Afganistan , Irak işgallerindeki özgürlük getiriyoruz söylemlerine eleştiri yapma çalışması , bunun hikayede yeri var mı? Cevap hayır yok . Devamını getirecekmisin? Cevap hayır  , o zaman ne diye bahsediyorsun!  Ayrıca savaş olayıda ciddiye biniyor , adam ülkesini gerçektende riske atıyor, sorumsuzluğun zirvesi , gelmiş başka bir ülkede isyan çıkaranlara açık açık destek veriyor , bildiğin suç işliyor ve ülkesini Amerika ile savaşın eşiğine getiriyor bravo . Neyse artık kısa keselim Panter hemen Cap. tarafındakilerle buluşur , onlara teknolojik avantaj sağlar . Negative Zone baskını başlar , Wakanda elçilik binasında olaylar oluşur , Storm'un karşısına Clor'u çıkarırlar (Clor hakikatende  söyledikleri gibi ırkçı bir robotmuş :) ) , savaş şehrin göbeğinde devam eder sonra Storm Sue'nun yardımıyla Clor'a hasar verir bundan sonrasını Hercules devralır iki kadında güreş izler gibi onu izlerler "oo ne güzel kroşe , ne yumruk ama" nidalarıyla ( ciddi bir event okuyoruz hatırlatırım :)) . Sue kocasını aramaya giderken Hercules Clor'un işini bitirir ve tam Storm Panteri aramaya çıkarken Panter yanına gelir , "bir sorunumuz var Cap. savaşı bırakıp teslim oldu , artık yanlız başınayız " der ve Panterin İç savaş hikayesi sona erer. İç savaş boyunca Black Panter yayınının her tarafından dandiklik akıyor , sondaki olan olayların hiç ana kitapta geçmediğini bir kenara bırakalım , yazarların gerçektende birbirinin yazdığından haberi yok mu? Birlikte oturupta etraflıca hazırlamaları gereken olayı, hepsi kafasına göre bir tarafa çekiyor . Meğer Clor Hercules ile dövüşmeden önce Stormla dövüşmüş bu yüzden , kolayca ezildi diye bir açıklama yapmaya çalışıyorlar ama ana öyküde hiç öyle bir boşluk anı yok Hercules direk dalıp canına okuyor. Ayrıca verilmeye çalışılan ırkçılık ve ayrımcılık mesajları tamamen skandal. Gerçektende kayıt tarafında hiç siyahi bir kahraman yok , birtek Bishop var onada bir siyahi kahraman saldırdıktan sonra satılık diyor ırkı ön plana çıkararak. Bu hikaye ne hikayesi kahramanların fikir ayrılığına düşmesi olayı mı yoksa ırkçılık üzerine mi ? Eğer ırkçılık üzerineyse neden okurlara sen hangi taraftasın diye soruyorsun ırkçı tarafın desteklenmesini mi umuyorsun ? Burada kesip bir sonraki bölümde artık finale gelelim ve hikayedeki ana problemlerle olayı kapatalım.

Marvel İç Savaş'ta (Civil War) bana sorunlu gelen taraflar - Örümcek Adam

 Örümcek Adam'ın Savaş boyunca konumu

Örümcek Adam Civil War'ın en önemli figürlerinden biri ve savaşın sonuçlarından en fazla etkilenen kişi oldu , bu yüzden ondan biraz daha kapsamlı bahsetmek gerekli . Bence Marvel'ın simge kahramanı Örümcek adamdır , Cap. biraz milliyetçilik simgesi gibi birşey tamda şirketi temsil etmiyor , Örümcek ise o sebepten dolayı şirketin yüzü sayılabilir , Marvel bu söylediklerimi kanıtlar şekilde Örümcek adam üzerine birçok farklı yayın basıp farklı yazarların üzerinde çalışmasını sağlamıştır. Bunların içinde iyi hikayelerde var kötü hikayelerde ama birkaç kötü hikaye var ki bunlar karaktere ağır şekilde zarar vermiştir . Bunlardan en önemlisi 90'larda yayınlanan Clone Saga olmuştur. Clone saga uzun bir öykü ve kesinlikle üzerine konuşmak gerekli burada ondan bahsetmeyeceğim ama bu öykünün neden böyle kompleks hâl aldığını söylemem gerekli . Özellikle Peter Parker ve Mary Jane evlendikten sonra hikaye yaratmada sıkıntılar başladı ve bazı yazarlar Peter'ın evli olmasından hoşlanmadı daha sonra Örümceği tekrar basitleştirip köklerine döndürme çalışmaları başladı bunun sonucunda çıkan öykü Clone Saga'dır , fakat bu çalışma yazarlar arası anlaşmazlıklar ve editör müdehaleleri yüzünden amacına ulaşamayıp Örümcek Adamın tarihinde kötü bir leke bıraktı. Bu olaydan yıllar sonra  editörlüğe getirilen Joe Quesada Örümcek Adamın yayın akışına birçok seferinde müdehale etmeye başladı , Sins Past adlı kötü bir hikayeyi örnekler arasına alabilirim (Ondan da şimdilik bahsetmeyelim gerçektende rahatsız edici bir öykü). Esas önemli nokta ise Quesada'nın Peter'ın evli olması fikrini sevmeyenlerden olmasıydı çünkü ona göre evli çiftler arasında yeterince dramatik hikayeler olamazmış , bu sebepten karakteri tekrar bekar yapma çalışmalarına başlar.

Şimdi Civil War kısmına gelelim , savaş öncesi Peter ve Tony Stark ilişkisi oldukça gelişmiştir . Tony, Peter için yepyeni (Bence oldukça güzel) bir kostüm hazırlar ayrıca ailesi Stark Tower'a taşınır , yani neredeyse Tony için çalışan bir kahraman olmuştur hatta arada Peter bunu alaya alıp ona patron der. Kamplaşma sırasında Tony Stark yasanın korkulacak bir tarafının olmadığını göstermek için Peter'ın kimliğini canlı yayında açıklamasını teklif eder. Şimdi bunu biraz irdeleyelim bu gerçektende iyi bir pazarlama hamlesi başta da dediğim gibi Marvel'ın simge kahramanı gizli kimliğini halka açıklayacak , satışlar için müthiş bir hamle ayrıca hazırlanışını beğendim. Örümcek adamın tie in yayını "evdeki savaş" hikayesinde ailesiyle oturup bunu görüşüyor. Bu oldukça güzel bir sayı  , May hala ve MJ bu kararı destekliyor hemde çok güzel sabeplerle ; bütün insanların onun iyi biri olduğunu göstermenin çok iyi olacağını belirtiyorlar, şahsen okuyucu olarak beni ikna ediyorlar, eski hikayeleri düşündüğümde sırf maske taktığı için ucube olarak gösteriliyordu ve sonrasında kimliğini canlı yayında açıklar fakat kimliği açıkladıktan sonra herşey ters gitmeye başladı . Daha açıklar açıklamaz pişman olmaya başlıyor , yıllarca fotoğrafları sattığı Jameson dolandırıcılıktan dava açıyor ve tabi ki  karalama yayınlarına devam ediyor , yaşamı eskisi gibi olmuyor  , fakat anlamadığım noktalar var. Örümcek adam gizli kimliğini açıklıyor ama tepkilerden bir türlü kurtulamıyor hala kalabalıklar onu yuhlamaya devam ediyor , bunca zaman maskeli olduğu için tehdit olarak algılanan örümcek hala kalabalıklar tarafından yuhalanmaya devam ediyor. Neden ? Yasanın geçmesini Marvel evreninde yaşayan halk istedi,  adam istediğinizi yaptı hatta herkeze normal bir yaşam sürdüğünüde gösterdi daha ne istiyorsunuz? Örümcek tüm tepkilere rağmen yasa tarafında savaşmaya devam ediyor tâki Goliath ölene kadar . Bu olaydan sonra Peter tarafını sorgulamaya başlar ve Tony'e yakalanan kahramanları kapattıkları negative zone'u görmek istediğini söyler. Yoğun ısrara dayanamayan Tony ona Negative Zone'u gösterir ve tutuklananların kayıt olana kadar kalıcı şekilde yargılanmadan orada tutulacağını söyler , Peter orada gördüklerinden hiçte hoşnut olmaz (bu arada Reed Richard ona tamamen durumla alakasız saçma sapan bir hikaye anlatıyor bundan sonra bahsedicem) Tony'de ona biraz kafasını toplaması için Los Angeles'ta kurulan süper kahraman ekibinin başına göndermeyi teklif eder , halası ve MJ'nin güvenliğini garanti eder ama Peter çoktan kararını vermiştir Stark ile dövüşüp kaçar ve karşı tarafa geçer , aileside bir motele saklanır böylece kaçak durumuna düşerler.  Ayrıntılara fazla girmeye gerek yok zaten sonrasında Örümceğin  fazlada etkisi yok savaşa , birde televizyona çıkıp yanlış yaptım yasa yanlış  diyor  ,  neyse esas  mesele o değil sorunlar savaş bittikten sonra başlıyor  yani halasının vuruluşu. Savaş sırasında Örümcek adamın hareketlerini özetlersek "yasa gerekli destekliyorum hatta çok güveniyorum  ve gizli kimliğimide açıklayıp bütün sevdiklerimi riske atıyorum " daha sonra "Olamaz! ben hata yapmışım yasa kötü ailemi güvenli stark tower'dan alıp her hareketimi izleyen düşmanlarıma açık hedef haline getiriyorum" sonrada "Hayır! halamı vurdular tamamen yanlış yapmışım" evet aynen böyle tam bir salak gibi hareket ediyor , bunda büyük ölçüde editör müdehalesinin etkileri olduğunu düşünüyorum ," Örümceğin kimliğini açıklayarak satışları arttırırız" sonrada " Hımm Stark tarafını tamamen kötü adamlara çevirdik (Bu çok ciddi bir sorun bahsedeceğim) Örümceğin tarafını değiştirelim en iyisi " türü müdehaleler karakteri mahvetmekten başka bir işe yaramadı.

Back in Black(Siyaha Dönüş)

 

Sonrasında işler dahada kötüye gitmeye başladı Peter tekrar siyah kostümüne bürünüp suikasti düzenleyenlerin peşine düşer ve oldukça şiddetli bir görüntü çizmeye başlar hatta hapisteki suikasti düzenleyen King Pin'e ulaşır. Zorlama hareketler ve King Pin ile hesaplaşması bana zayıf geldi , sanki örümceği karanlık intikam savaşçısına dönüştürme çabası gördüm ,  pekte işlemeyecek olduğunu yazarlarda bildiği için  üstelememişler ayrıca kahramanın geçmişinde olmayan birşey , Green Goblin Gwen'i öldürdüğünde (keşke biraz ona baksalardı gerçek öfke nasıl gösterilir görselerdi) buna çok yaklaştı fakat kendini frenlemesini bildi yani Örümceğin cinayet işlemeyeceğini biliyoruz olmadığı kişi gibi gösterilmesi yaramaz bir fikir.  Aslında yapmak istedikleri açık şekilde
siyah kostümlü Örümcek Adamla yeni bir promosyon başlatmaktı fakat belli başlı arızalar açık şekilde görünüyor öncelikle anlatılan hikayeler ilginç değil, vasat birkaç macera, onun dışında karanlık Örümcek adam fikri kötü , tutmayan bir fikir . Ayrıca eski hikayelerle arada bir devamlılık sorunu oluşturuyor bana göre. Orjinal Venom öyküsünde (Oldukça iyi bir öyküdür bir gün bahsederim) , Venom'un  MJ ile karşılaşması var ona zarar vermiyor ama çok fena şekilde korkutuyor bu yüzden MJ siyah kostümden hep nefret etmiştir o Venom hikayesi sırasında Peter'ın kendi yaptığı siyah kostümü giydiğinide belirteyim , MJ'nin baskısıyla kostümü bırakıp orjinale dönüyor , bu sebepten tekrar siyah kostüme dönmesi bana tuhaf geldi , aslında biraz daha iyi düşünürsek Peter'ın duyduğu öfkeden dolayı tekrar symbiot ile birleşmesi daha ayakları sağlam bir hikaye olabilirdi , böylece hapishanedeki karşılaşma daha güzel olurdu , sonrasında tekrar symbiottan kurtulma çabası bence daha iyi bir hikaye çıkartırdı malesef boşa giden bir potansiyel . Son olarak beni rahatsız eden bir noktada sürekli kısa sürede yeni örümcek kostümlerinin çıkması sanki oyuncak pazarlama hareketi gibi göründü acaba amerikada bunların figürleri çıktı mı merak ediyorum neyse bu biraz fazla oldu o kadarda derin düşünmeyip Örümcek adamın en büyük sorununa geçelim :) .

One More Day (Son Bir Gün Daha)

İşte bu gerçektende çok büyük bir sorun ve Örümcek Adama ayrı başlık açmamın nedeni diyebilirim . Bu hikaye ayrı bir şekilde  anlatılabilir fakat olaylar İç Savaş akışından geldiği için bu şekilde yapmak daha iyi. İç savaş sonunda May hala'nın vurulduğunu söylemiştik , back in black (siyah dönüş) kısımında suçluları arayıp saldırganlaşmasından bahsetmiştik ama bir şeyi eklemem gerekli , May hala ölümle pençeleşirken Peter'ın hastane sorunlarını eklemem gerekir , kaçak tarafa geçtiğinde ailecek kendilerine sahte kimlikler edinmişlerdi fakat kurşun yarası tabiki basit bir durum değildi birde hastane masrafları ayrı bir sorun oluşturuyordu yani Örümceğin acıların çocuğu modunda dolaştığını bilmeniz gereklidir ve doktorlar tüm çabalara karşın May halayı iyileştiremiyordu . Tuhaf bir ruh seansında Peter, May Halanın ruhu ile konuşur ve May hala artık zamanının dolduğunu söyleyip Peter'a yaşamına devam etmesini söyler , bunu aklınızın bir köşesine yazın. Şimdi One More Day'in başına dönelim hastane masrafları sorunu artınca Peter, kendisi kadar sorumluluğu olduğunu düşündüğü  Stark ile yüzleşmeye gider . Küçük bir kapışma ve  "sen beni yüz üstü bıraktın , senin yüzünden halam vuruldu " tipi karşılıklı suçlamalardan sonra Stark bu seferlik kaçak durumuna göz yumup ortamı terk eder , sonra evine döndüğünde vicdanı sızlayıp uşağını durumu düzeltmesi için gönderir. Buraya kadarını biraz irdeleyelim , Tony Stark'ı neden suçladığına anlam veremedim , kimliğini açıklaması için baskı yaptı ama kararı ailesiyle tartışıp güzel sebebler vererek hür iradesiyle alan kendisi , yine kafanı dinle biraz savaş ortamından uzaklaş teklifine rağmen taraf değiştirip ailesini güvenli Stark Tower'dan alıp hiç düşünmeden riske atan kendisiydi , o zaman Stark'ı neden suçluyorsun ? Sorumlulukları boşver ben idealistim negative zone'a seyirci kalamam diyorsan eğer aldığın kararın sonuçlarına katlanacaksın , bu olaylarda Stark'ın hiç suçu yok , savaşın sonunda kaybeden tarafta olup haksız konumuna düştün , madem büyük suçluluk hissediyorsun o zaman neden teslim olmuyorsun halana bakılması karşılığında . Neyseki yazarlar Tony Stark'ı savaş boyunca rezil ettik bari şurda yardımcı olsunda biraz yaptıklarımızı toparlayalım deyip tedavi masraflarını karşılattılar. Ortadaki karakterizasyon sorunları nasılda görülüyor , büyük güç büyük sorumluluk getirir temeline dayanan bir karakter tamamen sorumsuzca ve bencilce hareketlerde bulunuyor. Bu arada hikayenin çizimleri favori! editörümüz Joe Quesada'ya ait , fazlasıyla karanlık bir yapıya sahip , yani ciddi anlamda karanlık , çoğunlukla siyah ve koyu kırmızı tonlar hakim , eleştirilerde hikayenin kötülüğüne rağmen artwork'e övgüler var ama bana hiçte güzel gelmedi yüz ifadeleri felaket kötü bu karanlık görünüş hiçbir halta benzemiyor , karanlık tonların mükemmel kullanıldığı Todd Mcfarlane'in çizdiği dönemi iyi örnek olarak gösterebilirim . Kapaklarda oldukça iddalı "eğer bu nesilde okumanız gereken bir çizgiroman varsa işte bu o sayı" gibi , aslında çok haklı fakat kötü anlamda "bundan daha kötüsünü göremezsiniz " şeklinde basılmalıydı :) .
Hızlıca konuyu geçip anlaşmayı tartışalım , Peter umudun kalmadığını anlayınca mistik yollara baş vurur ve savaş boyunca pek ortalarda gözükmeyip savaş sonunda bir karede görünen Dr.Strange'e yardım için gider. Strange'in büyü gücüde çare olamayınca sokakta umutsuz bir şekilde dolaşan Peter küçük bir kızla karşılaşır , sonrasında ilginç mistik olaylar görürüz Peter'ın alternatif yaşamından kesitler ve sonrasında esas kötümüz belirir Mephisto, ortaya çıkıp teklifi yapar halanı kurtarabilecek güce sahip olan tek kişi benim  evliliğiniz karşılığında bunu yaparım, aynı zamanda MJ ile de görüşüyormuş , teklif kabul edilir sonrasında tamen absürt şeyler olur ve hikaye sona erer kötü son.

Anlaşmayı tartışmadan önce Mephisto'yu tanıyalım, öncelikle onun hakkında hiçbirşey bilmediğimi belirteyim, bu yüzden küçük bir araştırma yaptım . Anladığım kadarıyla Marvel evreninde şeytana denk bir varlığa benziyor . Dönem dönem bazı kahramanların karşısına çıkmış , sanırım Ghost Rider düşmanı, tam olarak şeytan olmasada onun kadar kötü bir yaratık . Şimdi tüm anlaşmanın ne kadar sorunlu olduğuna gelelim:

1- Örümcek adam bu kadar şeytani bir varlıkla nasıl anlaşma yapıyor?

Herşeyin temelinde yatan sorun bu aslında , bunca zaman insanların kendisine yakın bulduğu kahraman şeytanla anlaşıyor . Bu nasıl bir mantık , nasıl olurda Marvel kahramanları bu kadar kahramanlıktan uzak hareketler yapıyor , İç Savaş boyunca bunu çok gördüm ama bu çok ileri gitti , artık bu doruk noktası oluyor.

2- Mephisto neden ruhlarını değilde evliliklerini istiyor?

 Evet bu salak hikaye bunu şu şekilde açıklıyor işte nedeni ; " İnsanlar ruhunu sattığında karşılığında sevdiğini kurtardığı için yeterince acı çekmiyormuş bu yeni bir yöntemmiş ve Peter ile MJ'nin evliliği saf mükemmel bir evlilikmiş" , biraz düşünürsek gerçektende Marvel sorunlu evliliklerle dolu en ünlülerinden biri Fantastik dörtlüdeki Mr Fantastik ve Invisible Woman evliliği İç savaş boyunca neresinden tutsam elimde kaldı . İç savaş sırasındaki Storm ile Black Panter evliliği hiçte sağlam görünmüyordu ki son duyduğumda ayrılmışlar :) . Evet DC'deki Superman ve Lois çiftine rakip gösterilebilecek tek çift Peter ile MJ çifti ama Mephisto ikisininde ruhlarını alıp sonrada birbirinden ayırarak daha büyük bir işkence yapamazmıydın , yani çiftlere evliliğini unutturarak nasıl acı çektirebilirsin ki ?

3-Anlaşmanın neresinde Peter'ın gizli kimliğini bütün dünyadan silme var ?

 Mephisto ile anlaşmanın şartlarını konuşurken şimdi May halayı kurtarsada ileride aynı sorunun yaşanmayacağı ne malüm diye soruyorlar Mephisto'da eksta iyilik yapıp Peter'ın gizli kimliğini tüm dünyadan sileceğini söylüyor fakat MJ tatmin olmuyor Peter'ın hayatından uzak durup ona mutlu olma şansı vermesini herşeyin eskisi gibi olmasını istiyor, Mephisto neden deyince kulağına birşey fısıldıyor ve anlaşma kabul ediliyor. MJ'nin fıldadığı şey tam üç sene sonra açığa çıkmış One Moment on Time adlı bir öykü , şahsen okumadım (One More Day sonrası Örümceği hâla affedemedim) ama araştırma yaparken özetine baktım işte söyledikleri "Peter ben istemezsem asla bunu asla kabul etmez bu yüzden onu rahat bırakman karşılığında ben ikna edicem"evet fısıltı bu manada , o hikayede One More Day'de olan değişiklikleri açıklama çabası var ama inanın bana her tarafından dökülüyor , bununla eşdeğer olduğu izlenimini aldım.

4- Mephisto bütün bunları nasıl yapıyor?

 Daha öncede hikayelerde çıkmış bu yaratık nasıl bu kadar güçlü olabiliyor , nasıl gerçekliği bu kadar kolayca değiştirebiliyor ? İlla bu anımı bekledi neden önceki savaşlarında bu güçlerini kullanmadı? Gerçekliği değiştirmek Comic türünde baba bir konudur DC'de de işlenmiştir ama hepsi büyük krizlerin anlatıldığı devasa eventlarda işlenmiştir , bundaysa tek bir kötü yaratık basitçe zamanda kırılmalara neden olmadan istediği değişikliği yapabiliyor . Gerçi Marvel'dan bahsediyoruz deli kadının teki tek başına bütün gerçekliği değiştirip dünyadan mutant genini silebiliyor (House of M 'den bahsediyorum) . Off ... anti-marvel hislerim kabarmaya başladı yine.

5-Örümcek adam şeytanla nasıl anlaşabilir?

Evet tekrar yazıyorum  bu nasıl olur . Bir şeytani yaratıkla anlaşma yapıyorsun kazık atmayacağı nerden biliyorsun? Her zaman bir boşluk arayan tabiatı tamamen kötü bir yaratığa nasıl güveniyorsun? Nasıl bu kadar bencilce hareket edabiliyorsun ? Halanın ruhuyla konuştun benim zamanım doldu dedi , MJ belkide zamanı doldu artık dedi ama sen hayır normal yollarla ölse kabul ederdim ama benim yüzümden öldü diye cevap veriyorsun . Peki Ben amca senin hatan yüzünden ölmedi mi? Gwen tamamen senin yüzünden hedef olduğu için ölmedi mi? Şimdi neden hatanla yüzleşmiyorsun ? (devamlılık problemi !!!) . Böyle sorular sıralanırda sıralanır.

Sonuç olarak bu hikaye tam bir rezalet ve süper kahramanlık türü çizgiromanlar adına utanç verici . Örümcek adam gibi büyük bir isim kullanıldığında etkisi daha ağır ve hazmedilemez oluyor. Hikayenin ulaştığı hiçbir şey yok , anlaşmadan sonra Mephistonun planına göre acı çekmeleri gerekiyordu ama sonraki sayfalara bakıyorsun herkez mutlu mesut halinden memnun durumda bu mu acı ? Brand New Day (Yepyeni bir gün) 'in sayfalarına göz attım aynı , birde nerdeyse on yıldır ölü olan Harry Ozborn geri döndü  nasıl ?(Sen neymişsin be Mephisto ). One More Day asla yazılmaması gereken bir hikaye idi , ne olursa olsun hiç kimsenin okuyuculara böyle bir hakaret etmeye hakkı yok . Editörler asla yazar gibi davranmaya kalkıp gücünü kullanarak sevdiği karaktere bu şekilde müdehale etmemeli . En sonunda Örümceği eski yanlız sorunlu genç köklerine döndürdük,  peki ne karşılığında Joe Quesada ? One More Day çizgiromanın dip noktasıdır ve neden olduğu değişimlerin başlangıcı olarak İç Savaşın sonuçlarından biridir.

Marvel İç Savaş'ta (Civil War) bana sorunlu gelen taraflar - 1

Marvel'ın İç Savaş adıyla ülkemizde yayınlanan Civil War eventı bir çok açıdan Marvel evreni için büyük önem taşır. Ülkemizde yayınlanması oldukça önemli bir nokta bu sayede Comic türüyle ilgilenen birçok okur bu event'ı okuma şansı elde etmiş oldu , bütün tie-in sayıları yayınlanmadı bildiğim kadarıyla fakat ana öyküyü okumakta olayları anlamak için yeterlidir. Kişisel izlenimlerime gelirsek tüm tie-in'leri ile birlikte  öyküyü okudum sonuç ise kendi açımdan bir hüsran oldu , bu hikayeyi beğenmedim ama  internetteki yapılan yorumlara baktığımda hikayeyi çok seven kişilerde var , sonuçta beğeneni çok olduğu için   hikayede bana sorunlu gelen kısımları anlatmak daha doğru bu yüzden başlığı bu şekilde verdim. Yazı spoiler içerecek yani önce hikayeyi okusanız iyi olur , ben tie-in'leri okuduğumdan onlardanda bahsedeceğim ama  sadece 7 sayılık ana seriyi okumanız hikayeyi anlamanız için yeterli. Uyarımı yaptıktan sonra yazıya başlıyorum.

Öncelikle daha çok bir DC okuruyum , Marvel'dan Örümcek adamı okumuşluğum vardır diğer kahramanları fazla okumasamda bir çoğunu tanırım , kaldı ki DC'ninde tüm kahramanlarını tanımam , işte böyle crossoverler oldukça yararlı olur böylece bilmediğin karakterleri tanıma şansı elde edersin , ilgini çekerse onlarıda okumaya başlayabilirsin, bu yüzden crossoverlar çizgiromana ilgiyi arttırmak için iyi bir yöntemdir fakat satışlardan memnun olan editörler bu hikayeleri daha fazla yayıp dahada uzatma kararları alınca sorunlar ortaya çıkmaya başlar. İşte birinci problemim burada başlıyor, hikayenin tie-in'leri yani ana hikayeye bağlı yan hikayeler çok fazla , toplamda savaş sonrası sonuçlarla birlikte 100 den fazla kitaba yayılıyor fakat işin kötü tarafı bunların bir kısmı tamamen alakasız mesela X-men gurubu neredeyse hiçbir şeye bulaşmıyor ama onların birkaç sayısıda civil war adı altında geçiyor , bir kısmı ise şöyle ucundan görünüyor yani sadece kapaklarında Civil War yazıyor öteki türlü olsada olur olmasada olur  fakat birde hikaye ile bağlantı tie-in'ler var ki onlarada geleceğim , hikayenin gereksiz  uzunluğu ve dağınıklığı gözüme çarpan ilk sorunlardan biri ayrıca internette yer alan okuma sıraları çok alakasız , yayınlanma tarihlerine göre düzenlenmiş fakat uyumsuzlukla dolu .

Şimdi hikayeye gelelim şöyle kısaca özetlersek : New Warriors adlı yaptıkları kahramanlıkları televizyon şovuna dönüştürmüş olan genç bir süper kahraman gurubu Stamford'da bir takım kötüyü sıkıştırıyorlar, daha önce karşılaştıkları kötülerden daha güçlü olan bu gruba reytingleri arttırmak için düşüncesizce baskın yapıyorlar fakat işler ters gidiyor Nitro adlı süper kötü büyük bir patlama yaratarak şehrin yarısını yok ediyor. Birçok insan ve yakınlardaki bir okulun yok olup 60 tane çocuğun ölmesi kamuoyunda süper kahramanlara karşı büyük bir tepki oluşturuyor, bunun üzerine hükümet bir yasa çıkarıp bütün süper kahramanlıkla uğraşan kişilerin kayıt altına girmesi zorunluluğu getirir , bunun üzerine Iron Man ve bir kısım kahraman halkın güvenini tekrar kazanmak için yasayı destekler, Captain America etrafında toplanan kahramanlar ise yasanın insanların özel haklarına ihlal olduğunu düşündüğü için açık şekilde karşısında dururlar. Bunun üzerine Ironman ve kayıt altına giren kahramanlar , yasaya uymadıkları için kayıtsız kahramanların yakalanması çalışmalarına katılırlar , bu arada Örümcek adam yasaya destek sağlamak amacıyla Ironman'nin baskısı ve ailesinin desteğiyle canlı yayında gizli  kimliğini açıklar. Captain America ve ekibi kendi çaplarında suçla mücadele ederken Ironman ekibinin kurduğu bir tuzağa düşerler , Ironman'in uzlaşma teklifini Captain America'nın reddetmesi üzerine kahramanlar arasında çatışma başlar. Savaş alanına bir anda Thor'un gelmesi ile işler kızışır Captain America tarafına saldıran Thor'un karşısına dev kahraman Goliath çıkar fakat Thor'un büyük bir güçle saldırması sonucu Goliath ölür . Herkez adeta şok olmuşken kayıt tarafında olan Fantastik dörtlüden Sue bu beklenmeyen ölümden dolayı bir bariyer yaratıp Captain America tarafının kaçmasını sağlar , daha sonra Thor'un aslında Fantastik dörtlüden Reed Richards tarafından yaratılan bir clon olduğunu öğreniyoruz bu yüzden adı Clor olarakta geçer :) .Bu ölüm büyük ölçüde kayıt taraftarlarını etkiler Örümcek Adam taraf değiştirir , Reed'in karısı Sue kardeşi Humantorch ile birlikte ayrılıp Captain America'nın tarafına geçer , kalan kayıt taraftarları ise yöntemleri sertleştirip yakaladığı kayıt dışı kahramanları negative zone adlı hapishanelere atarlar ayrıca eski süper kötü adamlardan oluşan Thunderbolts adlı ekipte kayıtsız kahramanların avlanmasına katılırlar. En sonunda Captain America ve ekibi güçlerini toplayıp tutuklu süperkahramanları  serbest bırakmak için Negative Zone'a saldırı düzenler , karşılarına Ironman'in ekibi ve Thunderbolts ekibi çıkar , Captain America tarafı tutukluları serbest bırakmayı başarınca üstünlüğü ele geçirir, bu arada Cloak adlı kahraman herkezi  New York'un göbeğine ışınlar , bütün şehir savaş alanına dönmüştür , Ironman'in zırhı etkisiz hâle getirilince Captain America dövüşte üstünlüğü ele geçirir tam bitirici darbeyi vuracağı sırada bir takım acil servis elemanı tarafından durdurulur , etrafına bakan Captain America bütün şehrin yıkıma uğradığını görünce savaşın bir anlamı kalmadığını görüp teslim olur .

Hikayenin kurgusundaki Sorunlar

Olabildiğince kısa tutmaya çalıştım  yinede uzun oldu ama ana öyküyü anlatmam gerekliydi şimdi hikayedeki sorunlara artık başlayabilirim. Öncelikle hikayenin hazırlanışı güzel , şov yapma derdindeki bir kahraman grubunun işleri bu hâle getirmesi ve yasanın çıkarılma fikri iyi , tabiki orjinal bir şey değil benzer hikayeler daha öncede görüldü örneğin Watchmen'de çıkan Keene yasası , daha yakın olarak 2003'te çıkan DC New Frontier'da benzer süper kahraman yasaları vardı fakat aralarında ciddi bir fark var , o serilerde süperkahramanlık daha doğrusu vigilantism tamamen yasaklanma noktalarındaydı Civil War'daki yasa ise mükemmel bir yasa, kahramanları  kayıt altına alalım hem genç kahramanları eğitelim hemde kahramanları hükümetin emrinde organize altına alıp legal bir hâle getirelim diyordu , böyle bir yasanın nesine karşı çıkılır ki , isteyen gizli kimliğini halka açmak zorunda da değil hükümetin bilmesi yeterli yani Captain America ve ekibinin yasaya karşı  çıkmak için hiçbir temel dayanağı yok . Bu yüzden hikayenin temelinde ciddi bir sıkıntı var.

Tarafların ayrışması sorunları

Captain America üzerinden burada taraflara değinmem gerek , öncelikle Captain America'nın yasaya karşı tarafın başında olması tamamen saçmalık, kimliği bilinen  vatanseverlik simgesi bir kahramanın isyanın önderi olması mantığa sığmıyor , esas rollerin tam ters şekilde olması gerekiyordu Ironman'in yasanın karşısında olması gerekiyordu hatta hikayede geçiyor Ironman bir ara Tony Stark kimliğini unutturmak için uyduyla insanları hipnotize etmeye bile kalkmış , peki diyelim ki Tony Stark kimliğide biliniyor devletle bağlantıları var o zaman Örümcek Adam, Daredevil gibi kahramanların yasa karşında olması gerekir çünkü gizli kimliği tehlikede olan kişiler onlar ama hayır bize iki tane ikon  lider lazım bu yüzden Captain America'yı salakça bir şekilde isyankar yapıyorlar . Şimdi Cap.'ın neden isyan etmesine bakın , buna dikkat daha yasanın çıkmasına iki hafta varken SHILD'in başındaki kadın Maria Hill Cap. ile görüşüp sorun çıkarma olasılığı olan kahramanları sorar , verdiği isimlere başa çıkamayacağın kişiler değiller cevabını verince Captain America kahramanlarla savaşmayı reddeder bunu üzerine Hill ve SHILD ajanları silahlarını Cap.'a çevirirler ,  dikkatinizi çekiyorum daha yasa çıkmadı kayıtlı bir kahramana sırf başkalarına karşı güç kullanmayı reddettiği için etkisiz hâle getirip hapse atmaya çalışıyorsun , sonra Captain America havalı bir şekilde kaçış yapar işin komik tarafı savaş bittikten sonra çıkan spotlight adlı bir sayıda bu kaçışı savaşın unutulmaz anlardan birisi olarak seçiyorlar  ve o anı anlatırken ironik bir şekilde bu an için hükümetin Cap.'a attığı kazık ve duyduğu güvensizlikten bahsediyor ve birde hükümet Cap.'a güvenmeyecekse kime güvenecek diye soruyor , gerçektende hikayeyi yazanlar buna mantıklı bir cevap verin hükümet vatanseverlik simgesine güvenmeyecekte kime güvenecek? Hill'in yaptığı bu hareketi nasıl açıklayabilirsiniz, tamam çizgiromanlarda fazla gerçekçilik aranmamalıdır ama böyle saçma bir hareketin ciddi ve önemli olmaya çalışan bir hikayede açıklaması var mı acaba ?  Aslında benim için hikayedeki düşüş bu noktada başlamış oldu ve bu daha ilk sayı bütün event'ın ilk sayısı , birde şu beni rahatsız etti evet sorumsuz bir grubun o patlamada büyük bir hatası var peki Stamford'u havaya uçuran gerçek suçlu Nitro'un peşine takılan var mı? Aslında bir tane var ama o bir sonraki büyük sorun.

Tie-in'lerdeki  problemler

Tie-in'ler hikayenin sürdüğü yan hikayeler oluyor mesela devam eden bir Örümcek Adam yayını var , Örümcek Adam bu iç savaşta yer aldığı için o sırada çıkan birkaç sayısı Örümcek Adam'ın savaş sırasında ne yaptığını anlatıyor yani tie-in'lerin amacı arkaplanda gelişen olayları anlatmaktır. Bazılarının iç savaşla yakından uzaktan ilgisi yok mesela X-Factor'ün iki sayısı üzerinde iç savaş etiketi var ama ben hiçbir etkisini göremedim orada geçen olaylarıda anlayamadım sonuçta takipçisi değilim , hiçte ilgimi çekmedi çok sıkıcı sayılardı çizimlerinin de hoşuma gittiğini söyleyemem diğer yandan X-men serisi var , onunda düzenli bir takipçisi olmadığım için öncesinde geçen olayları bilmiyorum fakat bir fark vardı ki X-men sayıları oldukça güzeldi. X-Men tarafı olaylar kızıştığında anında tavrını koydu , biz çekimseriz kimsenin tarafında olmayacağız , oldukça açık ve net bir mesaj çünkü çok güzel sebebler sundular sanırım daha önce benzeri birşey olmuş mutantların kayıt alınmasıyla ilgili , o sırada kimse kılını kıpırdatmamış ayrıca mutantlara olan güvensizlikten dolayı kabağın başlarına patlama olasılığıda var bu argumanlarla ikna edici oldular , iç savaşla ilgileri bu kadar birde ara ara savaş devam ediyor havası veren birkaç an dışında ilgisi yok, bu 4 sayılık bağımsız öyküyü beğendim devamını ve öncesini okumak isterim .

Şimdi sorunlulara geliyorum, az önce Nitro'nun peşine kimse düşmedimi diye sormuştum , evet bir kişi düştü ama düşen kişi Wolverinden başkası değildi. Buna inanamadım Captain America, Ironman , Örümcek Adam ve Fantastik 4'lü varken antikahraman Wolverin Nitro'nun peşine düşüyor . Cap'ın taraftarları heryerde aranıyor diyebilirsiniz ama Secret Avenger adı altında suçlularla savaşıyorlardı peki neden herşeyin nedeni olan Nitro'nun peşine düşmüyorlar , Ironman tarafının aramaması ise daha absürt kayıt dışı kahramanlar için harcadıkları zamanın yarısına Nitro'yu yakalayabilirlerdi ama yok olmaz kahramanları hapse atmak daha önemli.  Wolverin yola çıkar evet biraz Ironman'den yardım aldığını söylemeliyim , bir takım SHILD ajanı ile Nitro'yu köşeye sıkıştırırlar ve Nitro tekrar ortalığı havaya uçurur ama karşısında bu sefer Wolverin vardır. Bu kısımlar aslında beni cidden rahatsız etti , Wolverin iskeleti kalana kadar yanıyor kalbi yanıyor beyni kızartılıyor ve ölmüyor  sonrada Superman'e güçleri abartı diyorlar  . Wolverin rejenerasyondan sonra Nitro'yu pataklıyor kendisinden beklenmeyecek şekilde öldürmeyip yetkililere teslim edecekken Namor ve birkaç atlantisli müdehale ediyor , ek not olarak Stamford'daki olaylara neden olan New Warriors grubunun üyelerinden biri Namor'un yeğeniydi intikam için onlarda Nitronun peşine düşmüş, Wolverin yetkililere vericem Namor kısmı kendi elimizle adaleti sağlayacağız derken kavga ediyorlar sonra Namor bir yumrukta Wolverini bayıltıyor evet iskeletine kadar yanan adam bir yumrukta bayılıyor. Bu kadar saçmalıktan sonra dahada saçmalayabilirmi derken malesef saçmalıyorlar uzatmadan özetlersem Wolverin Namor'un krallığına  Ironman kılığında gidiyor(Ironman ile birkez daha konuşuyorlar öncesinde) ve bir iki saçma olaydan sonra atlantislilerin adaletine teslim ediyor , Nitrodan aldığı bir bilgi doğrultusunda savaştan kâr sağlayan bir grubun peşine düşüyor onları cezalandırıyor falan filan , Nitro'yu adalete teslim edipte tansiyonu düşürmek dururken yapılana bak zaten kafasına göre hareket eden bu sorumsuz karakterden ne bekleyebilirsin ki . Ama Wolverin'deki en büyük sorunum buda değil zaten onu Nitro'nun peşine düşürenlerde kabahat, esas sorun ise Casulties of War adını taşıyan Wolverin sayısı (savaşın kurbanları anlamına geliyor ) , az önce Wolverin iskeleti kalana kadar yandıktan sonra hemen rejenere olup Nitro'yu dövmesini abartılı bulduğumu söylemiştim aslında böyle değilmiş , Wolverin öyle bir hasardan sonra üç saatte anca rejenere oluyormuş ama o sırada Nitro'da büyük efor sarfettiğinden bayılıp anca üç saatte kendine geliyormuş , işte bu noktada başıma vurmaya başladım , Nitro koca şehrin yarısını havaya uçurdu, üç saat boyunca bir köşede baygın şekilde yattı sonrada elini kolunu sallaya sallaya kaçtı ve yazarlar herkezede bu saçmalığı yutturdu , pes! Bu noktada Wolverine olan sevgim iyice azaldı diyebilirim çünkü yazarlar karakteri sağlam temellerinden iyice uzaklaştırıyorlar , Comicler için yapılan "kaba" eleştirilerini doğrular nitelikte , benim kafamda da herhalde günümüzdeki Wolverin öyküleri böyle algısı oluşturdu derinlikten uzak önüne geleni kesip biçen boş şiddet öyküleri , malesef günümüz Comic türünde bol bulunan birşey.

Bir başka karakter üzerine yazılan tie-in'e geliyoruz Ms.Marvel. Ms. Marvel yasayı destekleyen taraftaki bir kahraman ve gerçektende ilgi çekici bir karakter , özellikle kadın süper kahramanlar üzerine yazılan çizgiromanlar pekte istikrarlı ilerleyemez nedense karakterin gelişimi bir yerde tıkanıyor , Ms.Marvel'da  biraz potansiyel gördüm kendi ayrı yayınındaki Civil War'a bağlı ilk sayısıda iyi başladı tâki ikinci sayıya kadar , ilk sayıda daha doğrusu Ms.Marvel yayınının 6. sayısı oluyor , Ms.Marvel kayıt dışı kahramanları avlamaya davam ediyor (başka yayınlarda bu kayıtlı kayıtsız mücadelesi gösteriliyor) daha sonra  genç bir süper güçlü kahramanı bulup kayıt altına alma görevini alıyor, Wonderman ile birlikte onu bulup babasını da ikna ederek eğitime alıyorlar , bu arada SHILD tarafından kayıtlılar tarafındaki bir kahramanın diğer tarafa bilgi sızdırdığı keşfediliyor , hedefteki karakterleri uyaran bu kişi  Arachne adını kullanan Julia Carpenter adlı bir süper kahraman . Arachne yada gizli kimliği Julia hakkında pekte bilgim yok , sevgilisi yasadışı Shroud denen bir kahramanı uyarırken SHILD ajanlarının baskınına uğruyorlar. Shroud ona kızını düşünmesi gerektiğini söyleyip asi durumuna düşmemesi için karışmamasını söylüyor , peki Julia ne yapıyor boşver çocuğu aksiyon daha önemli deyip (tabi ki böyle konuşmuyor ama hareket bu manaya geliyor :) ) SHILD ajanlarını hastanelik ediyor. Tabiki bu affedilmez hareketten sonra peşlerine daha güçlü kişileri takıyorlar Ms. Marvel ve Wonderman , çiftler çiftlerin peşinde hesabı ama bir şey daha var baştaki yeni çocuk kahramanda takibe katılmak istiyor , Ironman karşı çıkmasına rağmen Ms.Marvel sorumluluğu alıp onuda yanına alıyor arazi stajı hesabı :) , iyide tüm bu yasanın amacı güçleri kontrol altına almak değilmiydi ? güçleri olan gençleri eğitip hazırladıktan sonra suçla mücadeleye sokmak değilmiydi ? peki Ms.Marvel'ın  savunduğu şeylerin aksini yaparak yeni eğitime soktuğu bir çocuğu kahramanların avına katması çelişki olmuyor mu? Şimdi bu sorumsuz harekete başka bir sorumsuz hareket daha ekliyorum , Shroud Kanadaya kaçmayı planlarken Julia önce kızımıda alıcaz diye tutturmaya başlar (aferin sen kaçak durumuna düşmeden önce bir an kızını düşünme , sonra peşine bir sürü kişi takılmışken  kızınıda tehlikenin içine sok)  , Shroud mantıklı bir şekilde biz sınırı geçelim annenle baban kızını getirir der ama Julia olmaz deyip SHILD buna izin vermez , kaçtıktan sonra evi arayıp kızımı yollatmazlar diye karşılık verir. Burda kafama takılan bir soru var "Neden ?" , son baktığımda SHILD iyi adamlardı (gerçi orası çelişkili bir durum yasa geçmeden Cap.'a saldırmışlardı ama kağıt üstünde iyi adamlar olmaları gerekir ) neden izin vermeyecekler , Julia'nın ebeveynleri sivil insanlar SHILD onlarımı izleyecek yada süper kötüler gibi kızın elimizde geri dön diye tehditmi edicek . Madem böyle sorunlar olacağını biliyordun en baştan niye kaçmadın sorusunu Shroud sorar ," yok o sırada hedefteki kişileri uyarmak kızımdan daha önemliydi sonradan aklım başıma geldi pişmanım  herşeyi berbat ettim " cevap aynen bu manaya geliyor . Evet ilk başta tamamen yasanın ana fikrine karşı bir hareket görüyoruz sonrada  bir kadının kızını saçma sapan şekilde tehlikeye atmasını , iki büyük sorumsuzluk , tamam DC kahramanları örnek alınacak kusursuz kişiler Marvel kahramanları hatada yapabilen sorunlu ama daha gerçekçi insanlar  ama bu kadarı biraz fazla değilmi, bu kadar sorumsuzca hareket eden insanları kendimle nasıl özdeşleştirebilirim ki . Ms. Marvel ve Wonderman kısa sürede kaçakları bulurlar ve kavga çıkar Shroud yakalanır Julia ise kaçmayı başarır. Sonrasında Shroud'un sorguya alındığını görüyoruz bir makineye bağlı şekilde güçlerini kullanmasın diye ve tahmin edin sorguyu kim izliyor , genç  kahraman  (kızın adı Anya adınıda söyleyim bari :) ), evet küçük bir çocuğa makinalara bağlanmış bir adamın sert geçen sorgusunu izletiyorsunuz , sorumsuzluk seviyesi tavana çıkmış durumda daha ne kadar yukarı çıkabilir acaba. Sonrasında  Julia evine varmış kızıyla toparlanırken SHILD ajanları evin etrafını sarar , sonrasında olacakları hiç abartmıyorum tamamen anlatıyorum. Julia'nın annesi kızı alıp güvenli bir yere götürmeyi ister , ajanlar bunu onaylamıştır ama Julia kızım benimle güvende deyip teklifi geri çevirir sonrada kızını elinden tuttuğu gibi dışarı çıkarlar . Etraf bir sürü silahlı adamla çevrilidir ve Wonderman ile Ms.Marvel'da beklemektedir sözlü tartışmalar içinde Julia kızını arabaya bindirir ve gitmesine izin verilmeyeceğini anlayınca , sözde kızına uğruna savaşılacak şeyler olduğunu göstereceğim diyerek saldırmaya başlar , tabiki sonrasında bir kurşun yağmuru ve Ms.Marvel ile kısa bir dövüşten sonra yere serilir ardında gözü yaşlı kızını bırakarak hapse tıkılır ve tabiki bütün olan biteni Anya da izler. Kızına kurşun yağmuruna tutulup dövülmesini gösteren bir kahraman ve himayesine aldığı genç kahramana nasıl bir anneyi kızından ayırdığını gösteren başka bir kahraman , evet sorumsuzluk zirvede ama inanın ki bu sorumsuzluk hikayelerin tamamında hakim.

Son olarak bir tie-in sayısından daha  bahsetmem gerekiyor aslında sorunun %70'i tie-in sayılarında ama bazıları o kadar sorunlu tie-in'ler ki kendi özel başlığını hak ediyor. Bahsetmek istediğim New Avengers'ın bir tane sayısı , genel olarak Civil War boyunca devam eden New Avengers sayılarından bahsetmek gerekirse öyküler Michael Bendis'in elinden çıkma vasat öyküler fakat bir tanesi bana fazla rahatsız edici geldi , bahsettiğim sayı New Avengers 22 Luke Cage ile ilgili bir macera. Hikayelerin yazarı değişmedi ama çizeri nerdeyse her sayıda değişik bir kişi bu bahsettiğim sayının çizeride Lienil Yu ve seri boyunca gördüğüm en kötü çizimler onun elinden çıkma karakter çizimleri resmen yerlerde sürünüyor genel olarak serinin çizimleri hakkında da konuşucam ama şimdiden Yu'nun çizimlerinin dip noktası olduğunu söyleyebilirim. İyi hikaye çizimleri affettirebilir ama oda yok hikaye şöyle Ironman ve Ms.Marvel Luke Cage'in evine gidip kayıt olması için ikna etmeye çalışıyorlar sanırım karısıda bir süper kahramanmış ayrıca yeni doğmuş bir bebekleri var. Kısaca özetlersem Cage yasaya karşı çıkar karısını ve çocuğunu Kanadaya gönderir evinde SHILD ajanlarını bekler , bu arada oturduğu semt siyah Amerikalılarıyla ünlü Harlemdir, SHILD ajanları saldırır (yanlarında yasa taraftarı kahraman olmadan sanki Cage kolay lokmaymış gibi , herhalde Ironman tarafı Julia'nın peşindeydi :) ) Cage direnir, mahalleli  tepki gösterir hatta yaşlı siyahi bir adam pompalı tüfekle SHILD ajanlarına saldırır, tam herşey bitecek derken Cap. ve arkadaşları gelip Cage'i kurtarırlar ve birlikte kaçarlar. Basit öngörülebilir bir öykü peki problem nerede , cevap heryerinde. Öncelikle yasaya karşı çıkanların baş gerekçesi kahramanın gizli kimliği öğrenilince sevdiklerinin hayatının riske gireceğiydi ama Luke Cage'i tanımıyan yok ki. Bütün mahalle onu tanıyor hatta saldırı öncesi Cage mahallelilerle konuşuyor yani kötü bir adamın onun evini bulması için sadece bir tabela eksik. Elbetteki bu saçmalığın tutmayacağını bildiklerinden yasaya bambaşka bir boyut kazandırmaya çalıştılar , "bu aslında ırkçı bir yasa geçmişte yapılan siyahi Amerikalıların fişlenmesiyle tıpatıp aynı"  , peki bu saçmalık tutuyormu  , tabiki hayır. Öncelikle ırkçılık , faşizm gibi konular ciddi şeylerdir , hikayem gerçekçi olsun diye saçma sapan bir şekilde kullanılamaz . Bu hikayede hiçbir şekilde alt yapı hazırlanmadı zaten öyle bir iddasıda yok sadece Luke Cage neden yeni doğmuş çocuğunu ve karısını bırakıp maceraya atılmasının saçma sapan bir açıklaması . Zaten bütün event'ın kaybetme nedeni bu , ciddi temalarada dokunalım hikayeye gerçekçi hava katalım geçmişle hesaplaşalım amacında ama hiçbir şeye doğru düzgün bir şekilde eğilmiyor , tamamen yüzeysel geçip kahramanları birbiriyle dövüştürmekten öteye gidemiyor. Ayrıca Luke Cage'in sorumsuz hareketinide unutmayalım kahraman önce sevdiklerini düşünür ama hikaye boyunca kimsenin sorumlu bir şekilde hareket ettiğini göremedim , hikayeden çıkardığım en büyük sorun kahramanların kahraman gibi davranmaması.